У нас вы можете посмотреть бесплатно İMAM CAFER ES-SADIK (AS), HİNTLİ DOKTORA TIP EĞİTİMİ VERİYOR или скачать в максимальном доступном качестве, видео которое было загружено на ютуб. Для загрузки выберите вариант из формы ниже:
Если кнопки скачивания не
загрузились
НАЖМИТЕ ЗДЕСЬ или обновите страницу
Если возникают проблемы со скачиванием видео, пожалуйста напишите в поддержку по адресу внизу
страницы.
Спасибо за использование сервиса ClipSaver.ru
.... İmam Cafer es-Sâdık, Hintli Tabibe şu soruları yöneltti: “Neden kafatası birkaç parçadan oluşmaktadır? -Neden baştaki saçlar onun üzerindedir? -Neden alında saç yoktur? -Neden alın kat kat ve çizgileri vardır? -Neden gözlerin üzerinde kaş vardır? -Neden gözler badem gibidir? -Neden burun gözlerin arasında yer almıştır? -Neden burun delikleri burnun altındadır? -Neden dudak ve bıyık ağzın üzerindedir? -Neden erkeklerin sakalı vardır? -Neden ön dişler daha keskin, azı dişleri geniş, yatsı ve kesici dişler uzundur? -Neden avuç içlerinde kıl ve tüy yoktur? -Neden tırnak ve kıllarda can ve hayat yoktur? -Neden kalp çam kozalağı gibidir? -Neden akciğer iki parçadır ve kendi yerinde hareket etmektedir? -Neden karaciğer bükülmüş ve eğiktir? -Neden böbrek fasulye tanesi gibidir? -Neden iki diz arka tarafa doğru katlanabilmekte ve bükülmektedir? -Neden ayak adımlarının ortası boştur?" Hintli tabip İmam Cafer es-Sâdık’ın yukarıda sorduğu soruların tamamına "bilmiyorum" cevabını verdi. İmam Cafer es-Sâdık şöyle buyurdu: “Ben tüm bunların nedenini biliyorum.” Hintli tabip “Açıklar mısınız?” dedikten sonra İmam Cafer es-Sâdık şöyle buyurdu: Kafatası içi boş ve oyuk olduğu için, birkaç parçadan yaratılmıştır. Eğer parça parça olmasaydı, tahrip olur, harap olurdu. Dolayısıyla birkaç parçadan oluştuğundan daha geç kırılır. Başın üzerinde, kıl ve saçın olmasının nedeni, kökünden yağ beyne ulaştığından ve kılların başı delik olduğundan dışarı buhar verir ve beyne gelebilecek soğukluk ve sıcaklıkları böylece defeder. Alında saç olmamasının nedeni, göze ışıklık ulaşması içindir. Alnın kat kat ve çizgi şeklinde olmasının nedeni ise, bu çizgiler baştan akan teri korur, göze akmasına mani olur ve insan onu temizleyebilir. Bu aynen yeryüzündeki suları tutan ve koruyan nehir ve ırmaklar gibidir. İki gözün üstünde kaşların olmasının nedeni yeterli miktarda ışığın onlara ulaşması içindir. Ey Tabip! Işık çok şiddetli olduğunda gözlerine yeterli miktarda ışığın ulaşması ve fazla ışığı önlemek için ellerini gözlerinin üstüne koyduğunun farkında değil misin?! Burun, iki gözün arasında yer almaktadır. Çünkü aydınlık ve ışığı eşit bir şekilde onlara taksim ederek bölmektedir. Gözler, ceviz gibi oval şeklinde karar kılınmıştır. Çünkü gözyaşı ilaç gibi aksın ve hastalıkları dışarı atsın diye böyle yaratılmıştır. Eğer gözler dört köşe veya yuvarlak olsaydı, ona doğru bir şekilde eğimli olmaz ve ilaç, gözün her yerine ulaşamazdı. Böylece gözün hastalığı tedavi edilemezdi. Allah, burun deliklerini onun altında yaratmıştır. Böylelikle beyindeki atıklar aşağı inmiş olsun ve koku ondan yukarı doğru çıksın. Eğer burun delikleri yukarıda olsaydı, ne atıklar aşağı inebilecekti ve ne de bir şeyin kokusu alınabilecekti. *Üst dudak ve bıyıkları ağzın üzerinde yaratmasının nedeni ise beyinden gelen atık ve akıntıları durdursun, yediği ve içtiği şeyleri kirletmesin ve onları temiz koruyabilsin. Erkekler için sakal yaratmasının nedeni ise, yüz tamamen ortaya çıkmasın ve erkekle kadın birbirinden ayırt edilebilsin. Ön dişleri keskin yaratmasının nedeni, ısırmak ve dişlemenin kolay olması için, azı dişlerinin geniş ve yatsı yaratılmasının nedeni, yiyecekleri ufalayarak ezmesi için ve kesici dişlerin uzun olmasının nedeniyse, binalarda yapılan sütun gibi azı dişleri sağlam ve sıkı tutması içindir. İki avuç içini kılsız ve tüysüz yaratmıştır, böylelikle dokunma, algılama ve sürtünme sağlanmış olsun. Eğer avuç içi kıllı olsaydı, insan bir yere elini sürdüğünde onu rahat bir şekilde hissedemeyecekti. Kıl ve tırnağı cansız yaratmıştır. Çünkü onun uzaması çirkin ve kısaltılması ise güzeldir. Eğer canı olsaydı, onları kesmek çok acı verirdi. Kalbi çam kozalağı gibi yaratmıştır, çünkü baş aşağıdır. Başını ince yaratmıştır ki akciğerlerin kapısına gelebilsin ve akciğerin havalandırması ve soğutması ile serinleyebilsin. Karaciğeri yatık ve bükülmüş olarak yaratmasının nedeni, karındaki buharı, yani gazı dışarı atması için karna baskı yapması ve ağırlık oluşturması içindir. Böbreği fasulye tanesi gibi yaratmıştır. Çünkü meni, damla damla ona dökülür ve ondan dışarı çıkar. Eğer böbrek dört köşe ve yuvarlak olsaydı, ikinci damla dökülene kadar ilk damlası kalırdı ve insan boşalma sırasında zevk almazdı. Bel omurgasında yer alan meni, kendi yerinden böbreğe döküldüğü vakit, kabuklaşmış böbrek açılır ve yavaş yavaş meniyi mesaneye ulaştırır. Dizleri arkaya doğru katlanabilir şekilde yapmıştır ki, insan önüne doğru yürüsün. Bundan dolayı hareketi orta ve dengelidir. Eğer böyle olmasaydı, yol yürüyemezdi. Ayakları aşağıdan ve iki tarafından olmak üzere dar olarak yaratmıştır. Çünkü eğer ayağın tamamı yer yüzeyinde karar kılınmış olsaydı, değirmen taşı gibi ağır olurdu. Eğer değirmen taşı kendi dairesinde karar kılınırsa, bir çocuk bile onu hareket ettirebilir ve her ne zaman yere düşerse, güçlü bir adam onu zor yerden kaldırabilir." ..... Kaynak: Şeyh Saduk "el-Hisal", s. 511-514