У нас вы можете посмотреть бесплатно Yeni Atatürk Projesi; Sovyet Rusya’nın Dağılışı или скачать в максимальном доступном качестве, видео которое было загружено на ютуб. Для загрузки выберите вариант из формы ниже:
Если кнопки скачивания не
загрузились
НАЖМИТЕ ЗДЕСЬ или обновите страницу
Если возникают проблемы со скачиванием видео, пожалуйста напишите в поддержку по адресу внизу
страницы.
Спасибо за использование сервиса ClipSaver.ru
Atatürk Anlatıyor 16 - Yeni Atatürk Projesi; Sovyet Rusya’nın Dağılışı Video metni: https://grandscient.blogspot.com/2018... Artık dünya üzerindeki haritaya ve insanların davranışlarına çeşitli anlamlar yükleyerek yürütülen bir mücadelenin varlığını anlamış bulunuyoruz. Fikir sahibi birey ya da gruplar, fikirlerini gündeme getiriyorlar; gündemdeki fikirler arasından en çok destek bulan fikir geleceği şekillendiriyor. Arzularına yenilerek insanlık adına yürütülen süreçlere isyan eden korsanlar deneyimlerinden elde ettikleri tecrübe sonucunda iddialarında haksız oldukları sonucuna vardılar ve haksız olarak damgalanarak, insanlık tarafından dışlanmaktan korktukları için, atalarımızdan gelen; “Yeteri kadar tecrübe oluştu, süreci sonlandıralım ve elimizdeki tecrübeyi kullanarak yeni bir sistem oluşturalım!” teklifini “Eğer süreç şimdi sonlanırsa insanların gözünde kötü koşulların tek sorumlusu bizler oluruz!” diyerek reddettiler. Israrları ve talepleri neticesinde atalarımızın planladığı ve defalarca teklif ettiği son yerine bu arkadaşların planını yaptığı alternatif yüzleşmenin gerçekleşebilmesi için dünyadaki yönetim ve yetkinin sorumluluğu 1980'e gelene kadar kademe kademe bu arkadaşların eline geçti. Ve böylece yeni bir korsan plan oluşturuldu. “Madem alışılageldik uygulama hakim gücün, fikrini; gündeme, bir ritüel vasıtasıyla aktarmasıdır. O zaman bizler de bir yandan karşılaştığımız gerçeği gündeme aktarırken bir yandan da insanlığı, yüzleşmesi gereken gerçeklerle buluşacağı sona ileteceğiz. Bundan başka çaremiz yok! Buna mecburuz.” Almanya, giriştiği mücadele sonrasında dağılarak; dindarların, dünyanın huzuru için ürettikleri süreçlerin yetersizliğini ortaya koymuş oldu. Japonya, mücadelesi sonrasında iflas etti ve insan mantığının; arzuları dizginleyemediği gerçeği gündeme aktarılmış oldu. Ve şimdi bizler; gelenekçilerin yetersizliğini; gelenekçilerin tanımladığı bütünlüğü temsil eden Yugoslavya'yı dağıtarak... Devletin yetersizliğini ve çaresizliğini, devletçiliğin tanımladığı bütünlüğü temsil eden Sovyet Rusya'yı dağıtarak... Halkın bu durum karşısındaki kayıtsızlığını da Çekoslovakya'yı dağıtarak... bu gerçekleri, tarihe not düşmüş oluyoruz. İnsanlığın bu olumsuzluklara cevabının ortaya çıkması için tüm bunları yapmak zorundayız. Bizler bu döngüyü oluşturup insanlığın odağını, Birinci Dünya Savaşı ritüelinde olduğu gibi “bilinmezliğin merkezini temsil eden Anadolu'ya (talamusa)” çevireceğiz. Önceki rituelde insanlığın cevabı Atatürk'ün ortaya çıkmasıydı. Bu ritüelde bir Atatürk çıkarsa, oturur geleceği konuşuruz. Çıkmazsa, oturur; yine geleceği konuşuruz. Fakat öncelikle, “insanların canları ile besledikleri süreçlere saygı gereği” yeni Atatürk'ü beklemek durumundayız. Beklenilen kişi ortaya çıkarak insanlığın ihtiyacı olan süreci oluşturmadığı takdirde; bunu, o söz konusu günde toplumun ileri gelenlerini toplayarak bizleri temsil edecek olan arkadaşlar yapacaklar. Ve işte o gün, insanlığı huzura taşıyacak olan son süreç başlamış olacak...