Peygamberi Seviyorum Diyen Hayatından “ŞİKAYET” Etmeyi Bıraksın ! скачать в хорошем качестве

Peygamberi Seviyorum Diyen Hayatından “ŞİKAYET” Etmeyi Bıraksın !

#emelozugur #cemalnursargut #tasavvuf #şeriat 1:17 📌 Şeriat vücudun teni gibidir ! 6:20 📌 Tasavvuf Hazreti Ali’nin ben helalinden de geçtim noktasında durur! 7:00 📌 Rahman Suresi’nde geçen dört cenneti iyi anlamak lazım ! 10:30 📌 Hamd bizim yapacağımız bir şey değildir ! Allah bizden yapar! 16:30 📌 Peygambersiz Allah’a varılamaz! 20:15 📌 Hazreti Peygamber’in bana dünyadan üç şey sevdirildi namaz koku kadın ! Ne anlama geliyor ? 25:00 📌 Karı koca Zevk zevce demek ! Ayakkabının iki Teki manasına gelir! İslam düşüncesinde çok derin anlamlar içeren bazı kavramlar ve öğretiler vardır ki, bu kavramlar üzerine düşünmek ve onları anlamak, hayatımızı daha bilinçli bir şekilde sürdürmemize olanak tanır. İslam, sadece dini ritüeller ve yasalar bütünü değil, aynı zamanda kişisel gelişim ve maneviyat yolculuğu da sunar. Mutasavvıf Yazar Cemalnur Sargut; Şeriat vücudun teni gibidir ! diyor. Son dönemdeki Şeriat tartışmalarının dışında farklı bir şeriat tanımlaması yapan Cemalnur Sargut çok önemli tespitlerde bulundu. Öncelikle, İslam’da şeriat, dinin temel yasalarını ve hayatın her alanını düzenleyen kurallarını ifade eder. Bu kurallar, toplumsal düzenin sağlanması ve bireylerin doğru bir yaşam sürmeleri için gereklidir. Ancak şeriatın ötesinde, bir Müslüman’ın iç dünyasını zenginleştirmesi gereken başka boyutlar da vardır. Tasavvuf, İslam’ın bu derin manevi yönünü temsil eder. Tasavvuf, kişinin nefsini terbiye etmesi, kalbini arındırması ve Allah’a olan yakınlığını arttırması sürecidir. Hazreti Ali’nin “helalinden de geçtim” sözü, bu yolda maddi ve manevi bağlardan sıyrılma arzusunu simgeler. Tasavvuf, şeriatın zahiri kurallarının ötesinde, bireyin içsel dünyasına yönelik bir yolculuktur. Mutasavvıf Yazar Cemalnur Sargut'a göre, Tasavvuf Hazreti Ali’nin ben helalinden de geçtim noktasında durur! Peki müslümanların tessavufa bakış açısı nasıl olmalıdır? Kur'an'da bahsi geçen dört cennet kavramı, ahiretteki mükafatların çeşitliliğini ve genişliğini gösterir. Bu cennetler, sadık kulların sonsuz huzur ve mutluluğa kavuşacakları yerler olarak tasvir edilir. Her bir cennet, farklı nimetler ve manevi dereceler sunar. Hamd, yani övgü, Allah’a mahsustur. Bizler, kendi irademizle değil, Allah’ın lütfu ve yardımıyla hamd ederiz. Bu düşünce, Müslüman’ın her zaman Allah’a muhtaç olduğunu ve tüm güzel işlerin O’nun izniyle gerçekleştiğini hatırlatır. İslam’da peygamberler, Allah’a ulaşmada rehber olarak kabul edilir. Peygamberler, ilahi mesajları insanlara ulaştıran elçilerdir ve onların hayatları, öğretileri bizlere örnek teşkil eder. Hazreti Muhammed'in hayatından hoşlandığı üç şey; namaz, koku ve kadın, bu dünyevi hayatın da manevi bir derinliğe sahip olabileceğini gösterir. Namaz, sürekli bir ibadet ve Allah’a yakınlık arzusu; koku, temizliğin ve ruhani arınmanın simgesi; kadın ise insanın yaradılışındaki güzellik ve ailevi bağların kutsallığını temsil eder. Evlilik kavramı ise İslam’da zevk ve zevce, yani bir bütünün iki parçası olarak ele alınır. Nasıl ki bir çift ayakkabı tek başına işlevsizse, eşler de birbirlerini tamamlayarak hayatlarını anlamlı kılarlar. Evlilik, sadakat, sevgi ve merhamet üzerine kurulu kutsal bir beraberliktir. Bu konular, İslam’ın sadece dışa dönük ritüellerden ibaret olmadığını, aynı zamanda bireyin iç dünyasını dönüştürebilecek derinlikte manevi öğretiler içerdiğini gösterir. Her biri, Müslümanların hayatlarını nasıl daha bilinçli ve amaç odaklı yaşayabileceklerine dair önemli ipuçları sunar. Bugünkü konuğumuz Mutasavvıf Yazar Cemalnur Sargut ile islam ve tassavuf üzerine derin bir röportaj yaptık. Şeriat nedir? Tasavvuf ne demek? Şeriat kötü bir şey mi? gibi sorularınız var ise bu röportajı kaçırmayın. Yeni bir bakış açısı kazanmak için bu röportaj tam size göre. İyi seyirler.