У нас вы можете посмотреть бесплатно IŞINLANMA BULUNDU! ORTAÇAĞ KASABASINA IŞINLANDIK 😍 GENT / BELÇİKA GEZİSİ или скачать в максимальном доступном качестве, которое было загружено на ютуб. Для скачивания выберите вариант из формы ниже:
Если кнопки скачивания не
загрузились
НАЖМИТЕ ЗДЕСЬ или обновите страницу
Если возникают проблемы со скачиванием, пожалуйста напишите в поддержку по адресу внизу
страницы.
Спасибо за использование сервиса ClipSaver.ru
Merhaba sevgili izleyicilerimiz! Bugün sizlerle birlikte Belçika'nın büyülü şehirlerinden biri olan Gent'e doğru bir yolculuğa çıkıyoruz. Aslında rotamızda Brüksel vardı, ancak ani bir kararla yönümüzü değiştirdik ve iyi ki de değiştirmişiz! Gent, tarihi dokusu, kendine has atmosferi ve birbirinden güzel yapılarıyla bizi adeta büyüledi.Bu videomuzda şehrin en önemli noktalarını keşfedecek, yerel lezzetleri tadacak ve tabii ki Koçer ve Çınar'ın keyifli anlarına tanık olacaksınız. Bizi takip etmeye devam edin ve Gent'in büyülü dünyasına birlikte adım atalım! Gent'e adım atar atmaz adeta bir zaman tünelinden geçmiş gibi hissettik. Orta Çağ'dan kalma görkemli yapılar, Arnavut kaldırımlı sokaklar ve kanal boyunca sıralanan rengârenk evler... Sanki bir masalın içindeydik. Özellikle Koçer ve Çınar, bu tarihi atmosfere hayran kaldı. Onların heyecanını ve merakını görmeye değerdi.Gent, Flaman Bölgesi'nin en önemli şehirlerinden biri. Tarihi 9. yüzyıla kadar uzanıyor. Şehir, Orta Çağ boyunca önemli bir ticaret merkezi olmuş ve bu zenginliğini günümüze kadar korumayı başarmış. Gent'in en önemli özelliklerinden biri, mimari çeşitliliği. Gotik kiliseler, Rönesans sarayları ve barok binalar, şehrin siluetini oluşturuyor.Bu şehir adını Kelt dilindeki “Ganda” kelimesinden alıyor. Yani “İki nehrin kesiştiği yer...” Gerçekten de, Leie ve Scheldt nehirlerinin birleştiği noktada kurulan Gent, adeta bir su şehri. Avrupa’nın en zengin kentlerinden olan Gent, evlerinin kendine has mimarisiyle bizim çok ilgimizi çekti. Özellikle kanallar boyunca sıralanan rengârenk evler, adeta bir kartpostal gibiydi. Bence Amsterdam'la yarışacak kadar güzel bir mimariye sahip. Hatta bazılarına göre, Amsterdam'dan bile daha otantik ve daha az turistik bir atmosfere sahip. Gent'te gezerken, adeta bir renk cümbüşüyle karşılaştık. Evlerin canlı renkleri, çiçeklerle süslenmiş balkonları ve Arnavut kaldırımlı sokakları, içimizi ısıttı diyebiliriz. Devasa kiliseler, kaleler, müzeler süslüyor sokakları. Özellikle Gravensteen (Kontlar Kalesi) ve St. Bavo Katedrali, bizi büyüledi. Ortaçağ’da geçen bir filmde rol alıyormuş gibi üzerinize düşeni yapıyor ve hayranlıkla dolaşıyorsunuz şehri. Sanki zamanda yolculuk yapmış gibiydik. Gent'te en çok etkilendiğimiz şeylerden biri de şehrin canlı atmosferi oldu. Sokaklarda her an bir sürprizle karşılaşabilirsiniz. Bir yandan tarihi yapıları incelerken, bir yandan da birbirinden güzel kafelerde oturup yerel lezzetleri tadabilirsiniz. Gent, hem tarihi hem de modern yaşamın bir arada yaşandığı, kendine has bir şehir.Gent'teki hayaller o kadar güzeldi ki, buradan ayrılmak istemedik. Şimdiden, bu şehri tekrar ziyaret etmeyi planlıyoruz. Eğer siz de bizim gibi tarihi, kültürel ve doğal güzelliklere ilgi duyuyorsanız, Gent'i mutlaka görmelisiniz." Gent'e gelmişken, sakın ama sakın Gravensteen Kalesi'ni görmeden gitmeyin! Burası tam bir orta çağ şöleni! 1180 yılında Kont Philip tarafından inşa ettirilen bu kale, yani Kontlar Kalesi, böyle nehrin kıyısında, tam bir efsane! Düşünsenize, tam üç asır boyunca Belçika'daki Flaman Kontları bu kalede yaşamış. Sonra bir dönem cezaevi olmuş, hatta fabrika bile olmuş! Şaka gibi değil mi? Ama şimdi müze olarak ziyaretçileri ağırlıyor.İçeri girdiğinizde, o dönemin atmosferini resmen soluyorsunuz. Özellikle hapishane bölümü... Aman Allahım, Orta Çağ'ın zalimliğini gözler önüne seriyor! İşkence aletleri, idam sehpaları... İnsan gerçekten ürperiyor. Ama merak etmeyin, sadece ürkütücü değil, aynı zamanda çok da etkileyici. Kontlar döneminden kalma eşyaların sergilendiği odalar da var. O zamanların ihtişamını hayranlıkla izliyorsunuz. Bence Gravensteen Kalesi, Gent'in en görülmesi gereken yerlerinden biri. Hem tarihi bir yolculuğa çıkmak hem de o dönemin atmosferini yaşamak isterseniz, burayı kaçırmayın derim.burası Noel zamanı bambaşka bir güzelliğe bürünüyor. Şehirde kurulan Noel pazarları, adeta bir kış masalı diyarı gibi. Hadi gelin, bu büyülü atmosfere birlikte göz atalım! Gent'teki Noel pazarları, genellikle Aralık ayının başından Ocak ayının başına kadar açık kalıyor. Bu dönemde şehir, ışıl ışıl süslemelerle, mis kokulu yiyeceklerle ve neşeyle dolup taşıyor. Bu pazarlarda yok yok! El yapımı hediyelik eşyalar, yöresel lezzetler, sıcak içecekler... Aklınıza ne gelirse burada bulabilirsiniz. Mesela, sevdikleriniz için el emeği göz nuru seramikler, takılar veya ahşap oyuncaklar alabilirsiniz. Karnınız acıktıysa, Belçika waffle'ının, sıcak şarabın veya midyenin tadına bakabilirsiniz. Gent'teki Noel pazarları sadece alışveriş için değil, aynı zamanda eğlenmek ve vakit geçirmek için de harika bir yer. Burada dolaşırken Noel müzikleri dinleyebilir, ışıklandırılmış alanlarda fotoğraf çekebilir ve sıcak şarabın tadını çıkarabilirsiniz. Hatta şansınıza konserlere, gösterilere veya diğer etkinliklere denk gelebilirsiniz. #gent #belçika #brugge