У нас вы можете посмотреть бесплатно Ertuğrul Fırkateyni'nin Hüzünlü Batış Hikayesi! или скачать в максимальном доступном качестве, видео которое было загружено на ютуб. Для загрузки выберите вариант из формы ниже:
Если кнопки скачивания не
загрузились
НАЖМИТЕ ЗДЕСЬ или обновите страницу
Если возникают проблемы со скачиванием видео, пожалуйста напишите в поддержку по адресу внизу
страницы.
Спасибо за использование сервиса ClipSaver.ru
19. yüzyılın son çeyreği dünya diplomasisi açısından sıkıntılı bir dönemdir. Özellikle dönemin Padişahı ll. Abdülhamid, donanmayı Haliç’e demirlediği için ciddi anlamda eleştiri almaktaydı. Sultan Abdülaziz devrinde İngiltere’den sonra dünyanın ikinci büyük donanması gücüne erişen Osmanlı Donanması’nın ll. Abdülhamid devrinde Haliç’e çekilerek yalnızlığa itilmesi ilginç bir durumdu. Kurulan donanma Osmanlı-Rus harbinde hiçbir varlık gösteremedi Donanma bu savaşta başarı göstermeyince artık ona yapılan masraflarında gereksiz olduğu kanaati halkta oluşmaya başladı ve böylelikle donanma Haliç’e çekildi. Osmanlı Devleti 93 harbini müteakiben Rusya karşısında kötü duruma düşmüş ve özellikle İngiltere’nin Rusya’yı, Osmanlı Devleti üzerindeki çıkarları açısından serbest bırakması, Sultan ll. Abdülhamid’i bir yandan Almanya’ya yakın politika gütmeye, diğer yandan Meiji ile Uzakdoğu’da yeni bir güç olmaya başlayan Japonya’yla elçilik düzeyinde ilk temaslarda bulunmaya sürüklemişti. Durum böyle iken Japon İmparatoru’nun dünya devletlerini tanıma gezisi içinde Osmanlı Devleti’nin de yer alması ve Sultan ll. Abdülhamid’e mektup yazarak gerek Osmanlı gerek İslam kültür ve Uygarlığı hakkında bilgi edinme meramını iletmesi, Japonya’yı, Osmanlı Devleti nezdinde farklı bir konuma oturtmuştu. 1875 yılında Petersburg’da Japon Sefir Yanagihara Sakimitsu ile Osmanlı Devleti elçisi Şakir Paşa arasında yapılan bir görüşme ilk Osmanlı-Japon ilişkilerinin temelini atmış, bunun ardından Japon İmparatoru Meiji, yeğeni Prens Komatsu’yu 1887 yılında İstanbul’a göndermiş ve Osmanlı Sultanı’na sunduğu Japonyanın en üst düzey nişanı olarak kabul edilen Krizantem Nişanı’yla iki ulus arasındaki dostluk kurma isteğini ortaya koymuştur. Sultan ll.Abdülhamid, esasen Japon ilişkilerinden pek umutlu değildir; ama Meiji’nin elçilerine mukabil hem bir iade-i ziyarette bulunmak ve İmparator’a Devlet-i Âli Nişanı’nı sunmak; hem de Rus ve İngiliz ikileminde bir hassas Uzakdoğu dengesi oluşturarak özellikle İngilizlerin kaşıdıkları (Halifelik) meselesine dair tertip edilecek bir yolculukla Müslümanların yoğunlukla yaşadığı bölgelerden geçilip hem Sultan-Halifenin bayrağını dalgalandıracak hem de İngiliz oyunlarını boşa çıkaracaktır. İşte hal böyle iken Osmanlı Donanması’ndan bir eğitim gemisinin Japonya’ya gönderilmesi kararlaştırıldı. Osmanlı gemileri içinde bu seyahate en uygun geminin çeşitli yazışmalar sonunda Ertuğrul Firkateyni olabileceğine karar verildi. #ertugrul #fırkateyn #gemi