У нас вы можете посмотреть бесплатно Uğur KAYA- CELAL OĞLAN AĞITI 1 или скачать в максимальном доступном качестве, видео которое было загружено на ютуб. Для загрузки выберите вариант из формы ниже:
Если кнопки скачивания не
загрузились
НАЖМИТЕ ЗДЕСЬ или обновите страницу
Если возникают проблемы со скачиванием видео, пожалуйста напишите в поддержку по адресу внизу
страницы.
Спасибо за использование сервиса ClipSaver.ru
CELAL OĞLAN AĞITI 1 Yöresi : Sivas/Şarkışla/Altınyayla/Deliilyas Kaynak Kişi : Mustafa KAYA Derleyen : Uğur KAYA Bir türkü dolaşır dilden dile. Yürekleri yaralayan bir türkü. Bir türkü ki kasıp kavurmuş ortalığı. Ak saçlı nineler ak saçlarını yolmuş, analar bağrını döğmüş. Ak ellerdeki al kınalar gözyaşlarıyla ıslanmış. Al yeşil giyili kızlar siyaha bürünmüş. Gökte kuşlar, yerde taşlar ağlamış. Ve bir türkü doğmuş gözyaşından, acıdan, aşktan… Yayılmış köyden köye, ilden ile, gönülden gönle, dilden dile. Kapınızın önü yonca, Yonca kalkmış dam boyunca Bu yoncayı kim biçecek, Celal Oğlan olmayınca. Yaz gelince biter yonca, Celal’in gülleri gonca, Beşikte bebek ağladı, Karalı bayrak kalkınca. Sivas’taki büyük ordu, Babam da talime durdu, Yaz gelsin Sivas’a gidek, Çimento Celal’in yurdu. Kimdi bu Celal Oğlan, bu ağıtı kimler yakmış, türkü niçin dillerden düşmemişti. Nice Celal oğlanlar gitmiş, arkasından ağıtlar yakılan nice civanlar girmiş kara toprağa. Her türkü bir tarih, bir mesaj olmuş, türkülerimizi dinleyenler Anadolu’nun kalbini dinlemiş, aynı türküleri dinleyip söylerken, birlik ve beraberliğin zevkini tatmış, birlikte ağlayıp, birlikte gülmüşüz. Sivas’ın Altınyayla İlçesi Delilyas Köyündendir Celal Oğlan. Annesinin adı Medine, Babasının adı Kara Mustafa’gil den Hacı. Uzun boylu esmer yakışıklısı bir gençtir. Çok şık gezen ve giyinen Celal köyün babayiğit, gökçek bir delikanlıdır. Nişanlanmış, Sivas Çimento Fabrikasında çalışmaktadır aynı zamanda. Düğün zamanı yaklaşmıştır. Yakışıklı Celal sıkıntılar içerisinde kimi zaman kuru yerlerde yatarak düğün zamanı için para biriktirmekte, bir köşeye altın atmaktadır. Buruk hatıralar sarmaşık gibi sarmış hafızaları. Yürekler hala keder dolu. Üzerinden seneler geçmiş geçmesine ya bir yara kanayıp duruyor ince ince… O sene Köyde beş altı düğün artarda olacaktır. Celal’in düğünü en ön sıradadır. Celal düğün hazırlıklarını tamamlar… Üç beş arkadaşıyla yola revan olurlar. Köylerine varırlar. Resmi evraklar hazırlanmaya başlar bu sırada. Şarkışla’ya gitmeden önce Celal o gün soğuk su ile banyo yapar. Yolda sabah yeni banyosunu yapan Celal üşütür. Köyüne geri geldiğinde titrer derecededir. Yakınlarına Bana yatak serin çok hastayım… Dünü sırası senin, derler Benim sıramı en sona bırakın. Ben biraz düzeleyim, der. Düğünler başlar birer ikişer… Celal oğlan düzelmez gün geçtikçe daha kötüye gider. Hastalığı tifoya dönüşür. Başında dua okunmaktadır. Ertesi gün düğün sırası Celal’dedir. Ancak Sabah al bayrak iner, karalı bayrak asılır. Celal amansız hastalıktan kurtulamamıştır (1947). Köyde herkeste, her köşede ağıtlar yükselir. Buna hiç kimsenin canı dayanmaz. Yakın köyler başta olmak üzere akın akın Deliilyas’a gelmektedirler. İlk ağıt sözleri nişanlısı Döndü gelir. Sonra ağıt yakanlar, kardeşleri Döne bacıları Mevlüde ve ağıt yakıcılardır. 200 dörtlüğün üzerindedir. Türkü dilden dile yayılır. Türküyü Nurettin Dadaloğlu okur, bu türkünün aynısını Burhan Çaçan’da seslendirir. İki değişik makamda daha türkü dillendirilir. İki tanesi hüseyni çeşnili diğeri hicaz çeşnilidir. Bu değerli bilgileri paylaşan Kadir Pürlü, Doğan Kaya Yöre Sanatçılarından Mustafa Kaya’ya teşekkür ediyoruz.