İcabe Mescidi/Mekke Peygamber Efendimizin Hz Hatice Validemiz ile buluştuğu yer скачать в хорошем качестве

İcabe Mescidi/Mekke Peygamber Efendimizin Hz Hatice Validemiz ile buluştuğu yer

İcabe Mescidi/Mekke Hacun'dan, Cennet-ül Mualla dan sonra, Mina'ya doğru giderken ve Mekke Belediye binasının yüz metre ilerisinde sol taraftadır. Mekke ve Medine'de aynı isimli Mescid-i icabe bulunuyor. Mekke’deki mescid’in hikayesi: Murakabe binasının üzerinde bulunduğu tepenin eteklerinde beyaz bir cami bulunmaktadır. Kubbeli yapısı ile dikkat çeken bu cami İslam’ın zuhurundan önceki dönemlere ait ilginç hatıraları bünyesinde barındırıyor. -Çünkü Peygamber Efendimiz(sas) ile Hz. Hatice burada buluşuyorlardı. Bu mukaddes insanların şereflendirdiği bu mekânda yapılan dualara icabet edileceği düşünüldüğü için bu mevkiye İcâbe, buraya yaptırılan mescide de İcâbe Mescidi denmiş. Bugün yenilenmiş binasıyla beyaz, tek kubbeli bir yapıdır İcâbe Mescidi. Üzerinde 3 adet kitabe var. Bunlardan ilki Emevîlere, diğeri Osmanlı padişahı I. Ahmed’e ait olup sonuncusu da günümüzde konmuştur. -Peygamber Efendimiz(sas), nübüvvetinden önceki dönemde artık Mekke’de duramaz. Yalnız kalabileceği yerler arar. Bu amaçla da sık sık Nur Dağı’na çıkıp, buradaki Hira Mağarasına çekilir. İlk zamanlar üç, beş gün ya da bir hafta burada kalırken, peygamberliğin gelmesine yakın zamanlarda artık birkaç ay dağdan inmediği olur. İşte bu uzun kalışlarında Hz. Hatice, Efendimiz(sas) için hazırladığı yiyecek torbasını yanına getirmek için yola çıkar, Efendimiz(sas) de dağdan aşağıya inerek burada buluşurlarmış. -Hatice validemiz efendimiz'e sırtında azık taşıdığını uzaklardan gördüğünde. "o zamanlar buralar hepsi bomboştu." Efendimiz (s.a.v) dayanamaz validemiz'in yorulmasını istemediği için uzaktan seslenirdi mescidin olduğu yere. yiyecekleri almak için, ve validemizle konuşmak için mağaradan aşağıya inerdi.Hz Hatice validemizin getirdiği yiyecekleri alır, bazı günler de kalıp sohbet ederlerdi. Bazen de Hz Hatice validemiz gitmez, yardımcısı Meysere ile azık gönderirdi. -Peygamberimiz(sas) azık almak için bile şehre girmek ve şehrin tozuna bulaşmak istemez. Zira 0(sas), kendisine verilecek son peygamberlik vazifesine hazırlanmaktadır. -Ayrıca Mekke'nin fethinde efendimiz (s.a.v) Mekke’de kaldığı sürece icabe. mescidi'nin bulunduğu bölge de kurulan çadırda ikamet etti. Kendisine evinde kalması teklif edilince Medine’ye hicretinden sonra, henüz Müslüman olmayan amcasının oğlu Akîl b. Ebû Tâlib’in evini satmış olduğuna işaret ederek “Akîl bize ev mi bıraktı!” şeklinde serzenişte bulundu ve şehrin fatihi olmasına rağmen evini geri almayı düşünmedi.Peygamberimiz veda haccında, Mina’dan dönüşü sırasında, bu yere çadır kurdurup dinlenmiştir. Hz. Âdem ve Hz. Havva’nın Arafat’ta, Cebel-i Rahme’de buluşmaları gibi Efendimiz’in(sas) de Hz. Hatice ile buluştukları bu yere oldukça değer verilmiş ve dua makamı haline gelmiştir. -Bu hatırayı yaşatma adına daha sonra buraya icabe mescid-i yapılmıştır. Bu mescidi ilk defa Emeviler yaptırmış ve osmanlı sultanı 1. Ahmet tamir ettirmiştir. Mescidin duvarında bulunan ve I. Ahmed’e ait olan kitabe vardır. Bu peygamber aşığı Osmanlı sultanı, hacca ya da umreye bir kez olsun gelemediği halde bu mescidi tamir etmesine rağmen bugün defalarca hac ve umre’ye gitmekle övünen kişilerin çoğu, bu mescidin varlığından bile habersizdirler. Suudi Devleti bu mescidi günümüzde yenilemiştir. Osmanlı sultanı buralara gelememesine rağmen mescidin varlığından haberdar ve günümüzden tam 395 sene önce bu mescidi tamir ettirebiliyor. Osmanlı’nm âlî-cenaplığı bizi bir kez daha hayret ve hayranlığa sevk ediyor. Hazırlayan:Mehmet Çelik