У нас вы можете посмотреть бесплатно Bamteli | Kürt Meselesi, Çarpıtmalar.. ve Karakterimiz | M. Fethullah Gülen | (2012/01/09) или скачать в максимальном доступном качестве, видео которое было загружено на ютуб. Для загрузки выберите вариант из формы ниже:
Если кнопки скачивания не
загрузились
НАЖМИТЕ ЗДЕСЬ или обновите страницу
Если возникают проблемы со скачиванием видео, пожалуйста напишите в поддержку по адресу внизу
страницы.
Спасибо за использование сервиса ClipSaver.ru
Soru: Zât-ı âlinizin ve hizmet gönüllülerinin bütün dünyada olduğu gibi Doğu ve Güneydoğu'da da hüsn-ü kabul görmesinden rahatsızlık duyan bazı kesimler, sohbetlerinizi ve bilhassa Kürt meselesiyle alâkalı sözlerinizi çarpıtmak suretiyle çok çirkin bir karalama kampanyası sürdürüyorlar. Çeşitli iftiralara kadar varıp uzanan o türlü yayınlarla ilgili mülahazalarınızı ve huzurun tesisine gönül vermiş insanlara bu konudaki mesajlarınızı lütfeder misiniz? -Hakkı ikâme etmek mü'minlerin en önemli vazifelerinden biridir. Çok geniş kullanım sahası olan "hak" kelimesi, aynı zamanda Esmâ-i Hüsnâ'dan bir isimdir ve bu yönüyle onun mânâsı; bizzat var olan, hiçbir şeye muhtaç olmayıp hiçbir şeye dayanmayan ve kendi kendine kâim olan en sağlam ve sabit hakikat demektir. Evet, bütün hakların biricik kaynağı Hak ism-i şerifidir ve maddî-mânevî, âfâkî-enfüsî bütün haklar onun değişik dalga boyundaki tecellîlerinden ibarettir. İşte bu sebeple gerçek bir mü'min, Hak isminin değişik tecellileri sayarak bütün haklara karşı saygılı davranır, hakkı tutup kaldırma cehdiyle oturup kalkar, ne zulmeder ne zulme boyun eğer; hak ve salâhiyetleri yerine getirmeye çalışır ve onları yaşatmak için çırpınır durur. Bu açıdan hakkın, inanan insanlar nezdinde apayrı bir kıymet ve ehemmiyeti vardır. (01:15) -Merhum Mehmet Akif der ki: "Hâlık'ın nâmütenâhî adı var, en başı Hak, Ne büyük şey kul için hakkın elinden tutmak; Hani Ashab-ı Kiram, ayrılalım derlerken, Mutlaka Sure-i ve'l-Asr'ı okurmuş, bu neden? Çünkü meknûn o büyük surede esrâr-ı felâh, Başta iman-ı hakikî geliyor, sonra salâh, Sonra hak, sonra sebat, işte kuzum insanlık, Dördü birleşti mi yoktur sana hüsran artık." (04:50) -Allah Teâla Asr Sûresi'nde "Yemin olsun zamana; insanlar hüsranda.. ancak şunlar müstesna: İman edip makbul ve güzel işler yapanlar.. bir de birbirine hakkı ve sabrı tavsiye edenler." buyurmuştur. Bu sûrede mü'minlerin birbirlerine hakkı ve sabrı tavsiye etmeleri kurtuluşlarına bir vesile olarak gösterilmekte; dolayısıyla sürekli kafa kafaya vererek kollektif şuuru harekete geçirmeleri, beyin fırtınaları yaparak ortak kararlar alıp onları uygulamaları, her zaman birbirlerine hayır ve sabır tavsiyesinde bulunmaları ve bu suretle her konuda hakkı ikâme etmeleri istenmektedir. Onun içindir ki, değişik vesilelerle bir araya gelen Ashâb-ı Kirâm efendilerimizin Asr sûresini okumadan ayrılmadıkları rivayet edilmektedir. (07:27) -Hakkı tutup kaldırma Allah'a yakın olma yollarındandır ve üzerinde hassasiyetle durulması gereken çok önemli bir husustur; ancak bu mevzuda öncelikli olarak yapılması gereken hakkın sınırlarının tespiti ve çerçevesinin ortaya konulmasıdır. Yani hak duygusunun doğru olarak algılanıp doğru olarak yorumlanmasıdır. Çünkü şayet o, temel kaynaklara dayalı olarak doğru okunup doğru yorumlanmazsa herkes kendine göre bir hak telakkisiyle ortaya çıkar, kendine göre bir ikame-i hak talebinde bulunur; dolayısıyla, bir sürü kan döken, can yakan, insan öldüren canilerle karşılaşırsınız. Oysa, gasplarla, canavarlıklarla ve tahrip mülahazasıyla hak ikâme edilemez. (09:15)