У нас вы можете посмотреть бесплатно Bölüm 4: Oryantalizm ve Sömürgecilik или скачать в максимальном доступном качестве, видео которое было загружено на ютуб. Для загрузки выберите вариант из формы ниже:
Если кнопки скачивания не
загрузились
НАЖМИТЕ ЗДЕСЬ или обновите страницу
Если возникают проблемы со скачиванием видео, пожалуйста напишите в поддержку по адресу внизу
страницы.
Спасибо за использование сервиса ClipSaver.ru
Bu podcast bölümünde, sömürgecilik, oryantalizm, küresel düzen ve Türkiye'nin bu sistem içindeki konumu gibi bir dizi derin konu ele alınmıştır. Konuşmacı, insan doğasına "vicdan" olarak kodlanmış olan ahlaki sorgulama mekanizmasından yola çıkarak, sömürgeci güçlerin bu vicdanı nasıl iki tür meşruiyetle (dini ve doğal/ırkçı) susturduğunu analiz etmektedir. Ana Temalar ve Argümanlar: 1. Vicdan ve Meşruiyet Arayışı: Sömürgeciler, teknolojik üstünlükleriyle başka toprakları işgal etmenin yarattığı vicdan azabını bastırmak için iki tür meşruiyet geliştirmişlerdir: o Dini Meşruiyet: Bu eylemleri dini bir görev veya misyonla açıklamak. o Doğal Meşruiyet (Irkçılık): "Büyük balık küçük balığı yutar" mantığıyla, sömürüyü değiştirilemez bir doğa kanunu olarak sunmak. Kapitalizm ve emperyalizm bu ikinci anlayış üzerine kuruludur. 2. Oryantalizm (Şarkiyatçılık): Batı'nın, Doğu'yu (büyük ölçüde Müslüman coğrafyası) anlama ve kontrol altına alma çabası olarak doğan bu akademik disiplin, iki amaç için kullanılmıştır: o Pratik Bilgi Edinmek: Hedef ülkelerin kaynaklarını, kültürlerini ve hassasiyetlerini öğrenmek. o Sömürüyü Kalıcı Kılmak: Hedef toplumların özgüvenini, kültürünü, tarihini ve inançlarını itibarsızlaştırarak dirençlerini kırmak. Yerli halkı kendi değerlerine yabancılaştıran "yerli oryantalist" bir zihniyet yaratmak. 3. Kavramların İşgali ve Tarihten Sürgün: "Orta Doğu" gibi genelleyici kavramlar, Batı tarafından tanımlanır ve bölgeyi tek bir birimmiş gibi göstererek gerçek çeşitliliği gizler. Zaman, mekân ve bilim kavramlarını kimin tanımladığı, dünyaya kimin hükmedeceğini belirler. Bu, "tarihten sürgün edilmek" yani varlığınızın başkasının tanımlamasına bağlı olmasıdır. 4. Misyonerlik ve STK'lar: Misyonerlik sadece dini dönüştürme faaliyeti değil, emperyalist çıkarlar için toplumları dönüştüren bir araçtır. Günümüzde bu rol, fonlanan Sivil Toplum Kuruluşları (STK'lar) tarafından üstlenilmektedir. 5. Türkiye'nin Eksiklikleri ve Çözüm Yolu: Türkiye, "Orta Doğu" gibi genel politikalar yerine, bölgedeki her kimliğin hassasiyetini anlayan özgül politikalar geliştirmelidir. Bunun için üniversitelerde disiplinlerarası programlar (din, tarih, kültür, sosyoloji vb.) ve uzmanlık okulları kurulmalıdır. Sömürgeciliğin iki kolu olan misyonerlik (STK'lar) ve akademiye (oryantalizm) karşı, çözüm de bu iki alana yatırım yapmaktan geçer. 6. Küresel Sömürü Düzeni: Mevcut küresel sistem, kaynakların ve beyin gücünün Batı'ya aktığı, geri kalan ülkelerin ise "taşeron" ve "tüketim kölesi" olarak konumlandırıldığı bir sömürü düzenidir. BM gibi kurumlar bu düzeni meşrulaştıran araçlardır. İklim krizi gibi sorunların asıl müsebbipleri, maliyetini başka ülkelere yüklemeye çalışmaktadır. 7. Çıkış Yolu: Bu düzeni değiştirmek, sömürgecilerden beklenemez. Türkiye gibi ülkelerin, insanlık vicdanına hitap eden ve bu küresel adaletsizliği bir insanlık meselesi olarak her platformda dile getiren açılımlar geliştirmesi gerekmektedir. Sonuç: Podcast, küresel sömürü düzeninin felsefi, tarihi ve akademik kökenlerini inceleyerek, Türkiye'nin ve benzer ülkelerin bu sisteme karşı hem kendi içlerinde (akademi ve sivil toplumla) hem de uluslararası arenada nasıl bir strateji izlemesi gerektiğine dair bir çerçeve sunmaktadır. Ana vurgu, farkındalık, özgün politika geliştirme ve direnç için eğitime yatırım yapılması gerekliliğidir.