Ağrı'dan Avanos'a Yalnız Yolculuk | Araba ile Uzun Yolculuk | 4K | Parça - 2 скачать в хорошем качестве

Ağrı'dan Avanos'a Yalnız Yolculuk | Araba ile Uzun Yolculuk | 4K | Parça - 2

Üstünden 1 sene geçecek neredeyse! 23 Nisan 2024'te çekmiş olduğum görüntülerimi bahsettiğim depolama cihazından kurtarabildim ve düzenleme imkanı bulup, hatıralarımın arasına aktardım. O günden bugüne ülkede çok şey değişti; aslında bir o kadar da hiçbir şey değişmedi, nasıl bir ikilem değil mi? Yoruma açık birçok meselemiz, yaşanan bir sürü hadisemiz var. Gerek ülke içi gerek ülke dışı; öyle ya! ben burada tarihe hatıralarımla not düşüyorum, kısaca bahsetmem de icap eder! Mesela ülke içi bir kesim var ki gözlerini siyaset kör etmiş, bazı gerçeklikleri görmezden gelerek ülke menfaatine çok sakıncalı şekilde, ama kendi menfaatine teorikte ve pratikte faydalı şekilde, her ne bulursa kendisine malzeme yapma peşinde. Bu görüşlerinden hareketle asla bilgi içermeyen fikirleri ile Atatürk'e saldırmakta, bir dönem Yüksek Lisans için üzerinde çalışmış olduğum Osmanlı Devleti'nin gerçekliklerinden inanılmaz şekilde kopuk olarak, gerçekliği olmayan toz pembe veya başka bir tür Osmanlı Devleti portresi çizmekte dolayısı ile de ülke dışı siyasette Gazze ile yakından ilgilenmekte... Aksa Tufanı saldırısı sonrası Gazze durumu malesef malumdur... Hoş Yemen'de ölen ve hatta açlıktan ölen binlerce çocuk, Doğu Türkistan'da yapılan mezalimlerden bahis bir yanda dursun, popüler hümanizm sergisinden başka ve ciddiyetten uzak bir tutum olmamak kaydı ile gözler kulaklar sadece Gazze'de! Bugünlere gelmezden az evvel de anlamsız şekilde Gazze'de İsrail'in imzaladığı ateşkes Gazze'nin zaferi gibi algılandı ve reklamı yapılarak sözüm ona ülkemiz içindeki "siyonistlere(!)" Yemen'de ölen müslümana ağlamayan ama Gazze'nin müslümanını kıymetli bulanlar(bu da böyle bir sürüm işte), oh olsun çektiler, nitekim acı gerçeklerden bahsettiğimiz gibi İsrail ateşkesi bozup onlarca çocuğu katleden eylemleri ile bu anlaşmaların boşa çıkacağını söylerken geleni geçeni "siyonist" ilan eden kışkırtmacı çıkar grupları gerçeklerle bir tür yüzyüze geldi... Öte yandan da ülke içine bakacak olursak, terörist başına Gazi Meclis'te konuşma yapması için davet geldi; tek şart, pkk silahları bırakacakmış! Bunların silah bırakmasının gerçekçiliği veya nasıl bir sonuç doğuracağı, ülke dışındaki harekatlarımız, hangi yasal zemine oturacak diye sorgularken, Suriye'yi ele geçiren Ahmed Eş-Şara, ypg/pyd ile anlaşma imzalayıp buradaki terörist ordusunu kendi ordusuna dahil ettiğini tüm dünyaya duyurdular ve yine bunu kimi çevreler yine inanılmaz siyaset malzemesi yapıyor "devlet aklı" veya "üst akıl"dan bahsederek gerçeklikten ziyade uhrevi ve olmayan varlıkların gücüne dayandırarak varsayımdan başka bir dayanağı olmaksızın, "görüyor musunuz? yok akıllılar!" sesleri de öte yandan yükseliyor. Siyasi görüşlere girmeksizin ve siyaset amacı gütmeksizin toparlayacaklarım, geçen 1 senede öne çıkan gelişmeler, çelişkiler, işini götürenler, çarpıklıklar, kısaca bu şekilde... O tarihten, bu tarihlere bunları yaşayacaksınız deseler asla inanmazdım. Bir söz görmüştüm; "daha kötü ne olabilir ki? sorusunu asla kullanmayın! Evren merakınızı giderir, fantezi yapar." şeklinde... İşte o hesap bu sözü kullanmıyorum. Her ne kadar geçmiş çekimlerimde donanım eksikliğimden bahsettiğim gibi mikrofonumun olmayışı sebebiyle konuşmalarımın pek verimli olmaması, ayrıca 1 sene aradan sonra yüklediğim kaydıma böylesi bir hatıra notu yazmamı zorunlu kıldı; "nerdeeeeen nereyeee"... Bakalım yeni günler ne getirecek? Yüce Yaradan'ın yazdığı alınyazısı bir mani çıkarmaz ise bisiklet ile şehir içi ve motosiklet ile şehirlerarası bilhassa dağ ve yayla yolları ile istikrarlı bir çekim sürecine başlayacağım. Duruma göre drone çekimleri ile de güçlendirmeyi planlıyorum. Hatıralarınız bol ve güzel olsun. Geçtiğiniz yerlerdeki izlerimizde hatıralarınızı tekrar canlandırmak ümidiyle, iyi seyirler.