У нас вы можете посмотреть бесплатно AŞIK YUNUS ( Bursa Türbeleri - Bursa Evliyaları ) или скачать в максимальном доступном качестве, видео которое было загружено на ютуб. Для загрузки выберите вариант из формы ниже:
Если кнопки скачивания не
загрузились
НАЖМИТЕ ЗДЕСЬ или обновите страницу
Если возникают проблемы со скачиванием видео, пожалуйста напишите в поддержку по адресу внизу
страницы.
Спасибо за использование сервиса ClipSaver.ru
@TÜRBEDELİSİ Aşık Yunus, Yunus Emre’den yaklaşık olarak bir asır sonra yaşayan bir sufi şairdir. Yaşadığı dönemde de sonraki yıllarda da şiirleri biliniyor ve tekkelerde besteyle okunuyordu. Aşık Yunus şiirleri, Yunus Emre’nin şiirlerinde ayrı bir başlık altında yer almaktaydı. Aşık Yunus’un yaşadığı şehir ve kabri hakkında neredeyse hiç bir şey bilinmiyordu. Bu durum, kabrinin Niyazi Mısri bulunuşuna kadar devam etti. Niyazi Mısri’den itibaren halveti kaynaklarında Aşık Yunus’la ilgili bilgiler yer almıştır. Aşık Yunus’u ilim ve kültür hayatına taşıyan, tanıtan ve hakkında araştırmalar, tartışmalar yapılmasını sağlayan isim Rıza Tevfik’dir. Aşık Yunus’la ilgili en detaylı çalışmaları yapan Mustafa Tatcı şu ifadeleri kullanır; “Bizim Yunus’dan yüz sene sonra, Emir Sultan zamanında yaşamış olan bir Yunus daha vardır; Aşık Yunus. Kendisi Bursalı, 1400 yılı ortalarında vefat etmiş, Kübrevi veya Nurbahşi dervişi yani Halveti. Emir Sultan yoluna mensup bir derviş. Aşık Yunus mahlasıyla şiirler yazıyor. Bursa’da bugün Emir Sultan’a yakın Karamazak Mahallesi diye bir mahalle var; kabri orada bir evin içinde… Bizim Yunus olmasa da Bursa’da bir Aşık Yunus yaşıyor, o kesindir. Tarihi belgeleri, yazdığım esere koydum değerlendirdim; onun için gönlümde endişe edecek bir şey yok. Yani ilmi veriler orada bir Aşık Yunus’un yaşadığını gösteriyor. Hatta Aşık Yunus’un eserleri o kadar baskın çıkmış ki bizim Yunus’un eserlerinin yerine onun eserleri icra edilir olmuş.” Özelikle bugün dillerde ve gönüllerde yer alan Yunus mahlaslı Şol Cennetin Irmakları, Sordum Sarı Çiçeğe ve Dertli Dolap gibi popüler pek çok şiirin şairidir. Aşık Yunus ait türbe; Niyazi Mısri hazretlerinin bir işareti üzerine ortaya çıkmıştır. Anlatılanlara göre Niyazi Mısri, Emir Sultan’a giderken buradan her geçişinde başını Karamazak aralığına çevirerek “Yunus’un kokusunu alıyorum” dermiş. Bir cuma dervişlerinin, bu kokunun nereden geldiğini göstermesini istemeleri üzerine Niyazi Mısri, Abdurrezzak mezarının alt tarafını işaret etmiş. Burayı kazdıklarında iki mezar daha bulmuşlar. Niyazi Mısri ” haza Kabr-i Yunus ve Haza Kabri Yunus Emrem” şeklinde işaret ederek kabirlerin kime ait olduklarını söylemiştir. İşte Yunus’un kabri bu manevi keşifle ortaya çıkarılmıştır. Bu durum kabirlerden birinin Aşık Yunus’un kabri diğerinin de Yunus Emre’ye ait makam olduğu sonucunu doğurmaktadır. Daha sonra buraya türbe kitabesinde anladığımıza göre Ali Efendi tarafından türbe yapılmıştır. Kitabe şöyledir ; “Aslı sütüde gevher elhak Yedekçizade Cud ü keremle yekta zat-ı cihan pesendi Rağbet edüp bu cayı ihyaya kıldı himmet Üçler makamın icra itti gören beğendi Evvelki Yunus Emre, Aşık Yunus ikinci Üçüncü Abdürrezzak Uşak Serbülendi Hayrat-ı paki olsun makbul-i kurb-ı bari Ola şefaati banisi behremedi İlham olundu geldi bir zat dedi tarih Üç kabri mamur Lillah Ali Efendi” (H.1143)