У нас вы можете посмотреть бесплатно FRİGYA 1 Zeynel Yeşilay или скачать в максимальном доступном качестве, видео которое было загружено на ютуб. Для загрузки выберите вариант из формы ниже:
Если кнопки скачивания не
загрузились
НАЖМИТЕ ЗДЕСЬ или обновите страницу
Если возникают проблемы со скачиванием видео, пожалуйста напишите в поддержку по адресу внизу
страницы.
Спасибо за использование сервиса ClipSaver.ru
(İ. Ö. 1200 - 700) İ. Ö. XII. yüzyıl başlarında Güneydoğu Avrupa’dan gelen Ege Göçleri ile Anadolu’ya giren Frigler Anadolu’nun önemli kentlerinin hemen hepsini yakıp yıkmış ve Hitit İmparatorluğunu ortadan kaldırarak Anadolu’yu yavaş yavaş egemenlikleri altına almaya başlamışlardır. Frigler’in esas yerleşim bölgesi Gordion merkez olmak üzere Sakarya bölgesi olup Afyon, Kütahya, Eskişehir bu bölgeye bağlıdır. Geride bıraktıkları çok az sayıdaki yazıtlar onların Hint - Avrupalı bir dil kullandıklarını göstermektedir. Yunan kaynakları özellikle Heredot onların büyük ve küçük Byriges’ler olarak Makedonya’dan geldikleri konusunda bilgi verirken Asur kaynaklarında Muşkili Mita’dan söz edilmektedir. Genellikle Mita ile Midas’ın aynı şahıs, Muşkilerin de Frigler oldukları kabul edilir. İ. Ö. VIII. yüzyılın ikinci yarısında Frig Devleti büyük güç kazanmış, ancak İ. Ö. VII. yüzyılın başlarında Kimmer akınları ile zayıflamış; daha sonra Lidya egemenliğine girmiş ve 550 yıllarında da Pers istilası ile bağımsızlığını tamamen yitirmiştir. Frigler’in siyasi yaşantıları ve sanatları Erken Evre (İ. Ö. VII. yüzyıldan önceki dönem) ve Geç Evre (İ. Ö. 695’teki Kimmer istilasından sonra başlıyan ve İ. Ö. IV. yüzyılın son çeyreğine kadar süren dönem) olarak iki evrede gelişmiştir. Frig sanatının ilk evresi hakkındaki bilgilerimiz az olup asıl bilgi İ. Ö. 750 yıllarından sonraya aittir. Kral şehrinde yaşamış olan Frig kral ailesi ve asil zenginler öldükten sonra üzeri büyük toprak tümseklerle örtülü, ardıç ve sedir ağacı gibi kütüklerle yapılmış mezar odalarını içeren tümülüslere gömülüyorlardı. Bu tarzda yapılmış odaların ağaç, konstrüksüyonu ileri bir teknik göstermektedir. Çok defa toprağa geniş uzun çukurlar kazılıyor, içine tahtadan odalar yapılıyor ve etrafı moloz taşlarla dolduruluyordu. Ölü tahta odaya yerleştirildikten ve ölü hediyeleri konulduktan sonra üstüne çatı örtülüyor ve çatının üzerine büyük taş yığını konuluyordu. Bunun üzerine de toprak veya kil yığılmak sureti ile tümülüs yapılıyordu. Sayıları yüze yaklaşan ve bugün yirmibeş kadarı kazılan tümülüslerin mezar odalarındaki ölü hediyelerinin zenginliği ve çeşitliliği gömülen kişinin önemini belirtmektedir. Ana tanrıça “Kybele” heykel ve kabartmalarında ve “Kybele” kült yerlerindeki betimlemelerde de küçük buluntulara paralel stil özellikleri görülür. Frigler’in baş tanrıça olarak kutsadıkları Kybele. İ. Ö. II. binde Hitit panteonunda “Kubaba” olarak yer almıştır. Bereketi, çoğalmayı temsil eden, genellikle yanlarında aslanla betimlenen anatanrıça daha sonra Frigler aracılığıyla Sardes üzerinden batı dünyasına, Hellenistik ve Roma çağlarına geçmiştir. Müzedeki Kybele heykel ve kabartmaları Boğazköy’de, Ankara ve Gordion da bulunmuştur. KAYNAK: http://www.anadolumedeniyetlerimuzesi...