У нас вы можете посмотреть бесплатно Kerkükün zindanı - Grup Akıncılar или скачать в максимальном доступном качестве, видео которое было загружено на ютуб. Для загрузки выберите вариант из формы ниже:
Если кнопки скачивания не
загрузились
НАЖМИТЕ ЗДЕСЬ или обновите страницу
Если возникают проблемы со скачиванием видео, пожалуйста напишите в поддержку по адресу внизу
страницы.
Спасибо за использование сервиса ClipSaver.ru
''Kerkükün Zindanı'' Aranje ve Düzenleme: Akıncılar + Hasan Bitmez Metropol Müzik Yapım 2025 bu şarkı 14 Temmuz 1959 yılındaki Kerkük Türkmen katliamı üzerine yazılmış. Yeni klip ve videolardan anında haberdar olmak için kanalımıza abone olup bildirimleri açmayı unutmayın. / @dervisane Kardeş Kanallarımız: Metropol Müzik Yapım: / @metropol_muzik_yapim Huzur veren Sesler / @huzur_veren_sesler_kanali Enstrumental Music - İlahiler - Türküler / @enstrumantalmuzikkanali iTunes: http://tinyurl.com/dervisane-sufi-mus... Kerkük'ün zindanına attılar beni Kerkük'ün zindanına attılar beni Mazlumlar sürüsüne kattılar beni, kattılar beni Mazlumlar sürüsüne kattılar beni, kattılar beni Bir yanım dağladılar ateşle annem Bir yanım dağladılar ateşle annem Ne suçum ne günahım yaktılar beni, yaktılar beni Ne suçum ne günahım yaktılar beni, yaktılar beni Türkmen obalarından göçen anneler Türkmen obalarından göçen anneler Ne yuvaları kalmış ne de haneler, ne de haneler Ne yuvaları kalmış ne de haneler, ne de haneler Gök kubbeyi sarsar mazlum feryadım Gök kubbeyi sarsar mazlum feryadım Elbet bir gün güler bize seneler, bize seneler Elbet bir gün güler bize seneler, bize seneler Elbet bir gün güler bize seneler, bize seneler Elbet bir gün güler bize seneler, bize seneler Türkülerimiz Türk’ün sevgisi, acısı, özlemi, hasreti, aşkı, sevdâsı gibi her türlü hasletini anlatan en kıymetli hazinesidir. Farklı coğrafyalara göçtüğümüzde bizimle birlikte göçen, bizimle birlikte özleyen, bizimle birlikte hasret çekenimiz… Kimi zaman çeşitli sebeplerle ayrılmak durumunda kaldığımız vatana, kimi zaman vatan vazifesini yerine getirmek için yuvasından ayrılan evlâda, yârinden ayrılan ve belki de bir daha kavuşamayacağı sevgiliye, bazen gurbette iken en mâsum hâliyle hep göz önünde olan bir evlâda yakarız. Türkülerimiz, milletin irfânının yine milletin tecrübeleri ile harmanlanmış ve en saf hâliyle damıtılmış şeklidir.(1) Coğrafya değişse de millet aynı millet olduğu sürece, türkülerimiz küçük söyleniş farkları dışında değişmemiş ve değişmeyecektir.(2) Türkülerimizden beni zaman zaman hüzünlendiren, bazen de haykırırcasına söylemek istediğim ‘Kerkük Zindanı’nı anlatmak ve akabinde temmuz ayı içerisinde bulunmamız sebebiyle 14 Temmuz 1959 Kerkük Katliamına giden süreci ve sonrasında gelişen olaylarda şehâdete ermiş millettaşlarımızı rahmetle anmak için besmeleyi çekeceğim. Kerkük Zindanı 14 Temmuz 1959 tarihinde başlayan ve sonraki günlerde de devam eden Türkmen katliamlarını konu almakta, Irak’ta cumhûriyet rejiminin ilk yıl dönümünde düzenlenen bayram töreninde çıkan, akabinde planlı şekilde gelişen olayları ve bu olayların özellikle bölgedeki Türkmenleri hedef alan bir katliama dönüşmesini konu almaktadır. Kerkük Zindanı bize üç gün üç gece aralıksız devam eden bu katliamda Türkmenlerin yaşadığı dramı anlatmaktadır. 22 Mart 1979’da kendisine “Türkçülük Suçu” isnat edilerek 16 Ocak 1980’de Saddam rejimi tarafından idâm edilmek sûretiyle şehâdete eren Şehit Nejdet Koçak’ın anlatımıyla, katliamın hikâyesi sadece olayların günü gününe seyrinin hikâyesinden ibâret değildir. Bu hikâye uzun hatalar ve ihmâller silsilesi ile yüklü dış politika sefâletinin de hikâyesidir.