У нас вы можете посмотреть бесплатно Beka (Varlık) Mertebeleri 2 - Hazretü’l Cem Makamı - Prof.Dr. Hüseyin Uysal или скачать в максимальном доступном качестве, видео которое было загружено на ютуб. Для загрузки выберите вариант из формы ниже:
Если кнопки скачивания не
загрузились
НАЖМИТЕ ЗДЕСЬ или обновите страницу
Если возникают проблемы со скачиванием видео, пожалуйста напишите в поддержку по адресу внизу
страницы.
Спасибо за использование сервиса ClipSaver.ru
Beka (Varlık) Mertebeleri 2 - Hazretü’l Cem Makamı Hazretü’l Cem Makâmı Nüzûl (İniş) kavsini oluşturan Bekâ Makâmları’nın ikincisi, Tevhîd Mertebeleri’nin de beşincisidir. Bu makâmda Cem Makâmı’nın aksine “Halk zâhir, Hakk bâtındır”. Bu makâmı idrâk eden kişinin sıfatları Hakk’tandır veyâ başka bir deyişle bu kişi Hakk’ın sıfatları ile bâkîdir. Bu makâm, şeriat makâmıdır ve “Hakk’ın gizli, halkın ise ortaya çıktığı” durumdur. Bundan önce Halk yâni yaratılanlar Hakk’ın ilminde saklanmış “İsimler” durumundaydılar. Şimdi ise bu isimler Hakk’ın bâtınından çıkarak zâhir oldular. Bu makâmda Hakk, kulun kuvvetleri olup, kulun yaşamı, kudreti, işitmesi, görmesi, söylemesi Hakk iledir. Bir kudsî hadîs bu gerçeği şöyle vurgular: “Ben kulumu sevdiğim vakitte, o kulumun kulağındaki işitmesi, gözündeki görmesi, dilindeki söylemesi, elinde ve ayağındaki gücü ben olurum. Kulum benimle işitir, benimle görür, benimle söyler, benimle tutar ve benimle yürür.” Bu makâmda Allah’ın güzel isimleri her yerde parıldayarak kendini gösterir ve bunu zevk ederek anlayan bir kişi artık her derde çâre bulacak bir konuma gelir. Eşyâ ilmi ile Esmâ ilmi olgun bir şekilde birbirleriyle bütünleşir, örtüşür; eşyâ (varlık) açısından bakıldığında, eşyâ Allah’ın güzel isimlerinin tecellî yeridir, esmâ açısından baktığımızda ise, esmâ eşyânın bâtınını teşkil eder. Öyleyse bütün iş insanın bakışına bağlıdır. Bu nedenle yalnızca varlığın üzerindeki esmâ elbisesini okumayı bilenler zâhirin, yâni Şehâdet Âlemi’nin, aldatıcı, saklayıcı perdesini ortadan kaldırabilirler. Hakk varlığa isimleriyle tecellî eder ve bunu anlamak eşyânın hakîkatini çözmede kişiye yüksek bir vizyon kazandırır. Allah’ın güzel isimlerinden her birinin Hakk’a ulaşan bir ip gibi düşünülmesi gerekir ve ancak bu ipe tutunanlar insanlığın kemâline ulaşır. Esmâ’lar aracılığı ile Hakk kendini kullarına gösterir. Bütün âlem Hakîkat-ı Muhammediyye’nin açılımından ibârettir. Allah’ın Güzel İsimleri’nin zuhûr (çıkış) yeri olan eşyâ kendine özgü bir fıtrat dili ile Hakk’ı zikretmektedir. “Yedi gök, yer ve bunlar içinde bulunanlar, Allah’ı tesbih ederler. Âlemde O’nu tesbih etmeyen hiçbir şey yoktur. Fakat siz onların tesbihlerinin farkında olmazsınız” (İsrâ, 44) âyetiyle bu durum açıklanmaktadır. Hz. Muhammed (sav)’in şöyle bir niyâzı vardır: “Yâ Rabbi, eşyâ hakkındaki ilmimi arttır ve beni ilminin ışığına tanıdık ve yakın kıl. ” Eşyânın hakîkatini görmek; eşyânın maddî olmayan, sâbit, mükemmel ve ölümsüz (hayy) olan örneklerini görmektir. Eşyânın hakîkatine vâkıf olanlar; başta peygamberler olmak üzere, bütün zıtlıkları Tevhîd potasında eriterek kendi Zât’ının vahdetine ve sırrına erişmiş, bundan ötürü de bütün âleme rahmânî bir merhâmet ve hoşgörü ile nazar kılan kâmil insânlardır. Hazretü-l Cem Makâm’ında bu kişinin beşeriyyeti zâhir olur. Çünkü bu kişinin Tevhîd-i Sıfat aşamasında Hakk’a verdiği bütün sıfatlar bu sıfatların ilâhî kaynağının idrâki ve ilmi ile birlikte bu kişiye geri verilmiştir. Artık o, tasarrufuyla birliktir, Esmâ İlminin mazharıdır. Prof.Dr. Hüseyin Uysal -------------------------- http://hakikatedogru.com/ / hakikatedogru / hakikatedogrucom / hakikatedogru / hakikatedogrucom / hakikate_dogru / hakikatedogru / hakikatedogru / hakikatedogru https://t.me/HakikateDogru