Orta Çağ’ın acımasız suikastçileri: Haşhaşiler скачать в хорошем качестве

Orta Çağ’ın acımasız suikastçileri: Haşhaşiler

Öldürmek mi yoksa ölmek mi? Onlar için bu ikisi arasında seçim yapmak çok kolaydı. Hasan Sabbah ve fedaileri, suikastleri ve propagandaları ile tarihe geçti. Stratejik açıdan önemli olan Alamut Kalesi’ne yerleşen Hasan Sabbah, burada müritlerini eğitti. Onları cennete gideceklerine ve doğru yolda olduklarına öylesine inandırmıştı ki, müritler sonu ölüm olan görevlerine can atarak gidiyorlardı. Bir suikast işledikten sonra kaçmaz, yakalanıp öldürülmeyi beklerlerdi. Alamut’un dört bir yanına ölen fedailerin isimleri yazdırılır, yüceltilirlerdi. Bunu gören yeni müritler Hasan Sabbah’ın kendilerine de suikast görevi vermesi için sabırsızlanır hale gelirdi. Hasan Sabbah ve fedaileri, özellikle Marco Polo’nun seyahatnamesinde anlattıklarının ardından Haşhaşiler adıyla anılmaya başlamıştı. Müritlerin haşhaş kullandıklarına, bu yüzden Hasan Sabbah’a ölümüne itaat ettiklerine inanılıyordu. Ancak bu, oryantalist bir anlatımdan daha fazlası değildi. Hasan Sabbah hitabeti ve vaatleriyle müritlerinin beynini yıkıyordu.