Marksizm Nedir? скачать в хорошем качестве

Marksizm Nedir?

ÖZET: Marksizm bilimsel sosyalizmle eşanlamlıdır. Bir felsefe (tarihsel ve diyalektik materyalizm) içermesi nedeniyle bilimsel inceleme için uygun bir zemin teşkil eder. Tarihsel-diyalektik materyalizm, toplum ve doğa alanlarındaki somut bilimsel araştırmalardan soyutlanmış, yeni incelemelere rehberlik eden genel felsefi bir paradigmadır. Marksizm, bilimsel sosyalizmle aynı anlama gelir ve tarihsel-diyalektik materyalizmi bir felsefe olarak içerir. Bu felsefe, toplumsal tarih, üretim biçimleri ve ideolojilerin bilimsel incelemesi için bir kalkış noktası ve referans görevi görür. Ancak felsefenin kendisi bilimsel bir inceleme değildir. Marksizm, "kapitalizmden komünizme geçişteki dünya görüşüdür." Bu nedenle devrimci bir nitelik taşır ve materyalizm ile komünist devrimci perspektifin uyumlu birliğini barındırır. Marksizm, "insan toplumunun bilimi" olarak görülemez. Felsefi, bilimsel ve siyasal boyutları uyumlu bir şekilde bir araya getiren bir "teorik sistem"dir. Bu sistem, toplumsal tarih, sanat tarihi veya belirli bir ideoloji gibi alanların araştırılmasına referans çerçevesi sağlar. Marksist antropoloji veya sosyoloji gibi bilimsel çalışma alanları mevcuttur, ancak bunlar Marksizm değil, ilgili bilim dallarıdır. Siyasetin mutlak doğruları yoktur. Marksist teorik sistem içinde siyaset bilimi veya teorisi olarak nitelenebilecek bir alan bulunsa da, hangi siyasetin devrimci olduğu gibi konularda nihai karar verici "tarihsel süreçlerdir." Marksizm, sosyalist ideoloji ve siyasetin referans çerçevesini belirler, ancak bunların somut içeriklerini doğrudan tayin etmez. Marksizm, ampirik somutlardan soyutlamalara ulaşma ve bu soyutlamalardan gerçeklikteki değişim örüntülerini yakalayarak düşüncede somut bütünlüğü yeniden oluşturma yöntemini kullanır. Bu, Marx'ın Kapital adlı eserini oluştururken kullandığı bir "bilim yöntemi"dir. Diyalektik ise, gerçekliğin mantığıdır. Diyalektik materyalizm, topluma ve tarihe doğrudan uygulanarak tarihsel materyalizm elde edilmemiştir. Materyalist felsefenin geliştirilmesi, doğa ve toplum alanlarındaki bilim dallarının getirdiği yeni bulguların ışığında yapılacak soyutlamalarla mümkündür. Thomas S. Kuhn bilimsel ilerlemenin birikimsel olmadığını, aksine "bilimsel devrim," "olağan bilimsel faaliyet," "bunalım" ve "yeni bir paradigmanın kuruluşu" gibi dönemlerin art arda gelmesiyle ilerlediğini savunur. Kuhn'un teorisi, eski paradigmaların yerini yeni ve açıklayıcı paradigmaların alması sürecini tasvir eder. Kuhn'un bilimsel başarıları toplumsal yapı ve genel dünya görüşü çerçevesine oturtmaması bir kusurdur. "Paradigma" kavramının Kuhn'un kullandığından daha geniş bir anlama sahip olması gerektiğini ve bilimsel düşüncelerin felsefe, siyaset ve sanat gibi alanları içeren daha genel bir "dünya görüşü" kapsamında değerlendirilebileceğini belirtir. Kapitalist üretim ilişkilerinin geliştiği çağın dünya görüşü "liberalizm"dir ve sanat, siyaset teorisi, felsefe ve bilimdeki gelişmeler bu liberal dünya görüşünü oluşturmuştur. Buna karşılık, kapitalist üretim ilişkilerindeki çelişkiler, Marksist teorik sistemi ve komünist dünya görüşünü var etmeye başlamıştır; bu da "antagonist bir paradigma"dır. Marksizm'in oluşumu, geçmiş tarihsel görüş ve bilgi birikiminin yeni bir dünya görüşü bütünlüğü içinde sentezlenerek ve yeniden anlamlandırılarak gerçekleşmiştir. Miras alınan kavramlar, eleştirel bir süzgeçten geçirilmiş, ayıklanmış ve dönüştürülmüştür. Marksizm'in doğuşu ve gelişiminde temel etken, 19. yüzyıl Avrupa'sının tarihsel koşulları ve sınıf mücadeleleridir. Marx ve Engels'in teorik üretimleri, siyaset yapma yolları ve siyasallaşma süreçleri içinde yer alır. Büyük Fransız Devrimi, 1848 Avrupa burjuva devrimleri, 1871 Paris Komünü'nün siyaset teorisi kapsamında analizi, kapitalist üretim tarzının bilimsel incelenişi ve doğa bilimlerindeki gelişmelerin felsefi soyutlamaları Marksizm'in oluşumunda önemli yer tutar. Leninizm, Marksizm'e siyaset teorisi, öncülük/örgüt teorisi, devrim teorisi ve emperyalizm çözümlemesiyle katkıda bulunmuş ve onu geliştirmiştir. Marksizm, günümüze kadar faşizm çözümlemeleri, kapitalist devletin teorik irdelemeleri, sosyalist devlet deneyimleri, ideolojiler üzerine incelemeler ve diyalektik teoriye yapılan katkılarla zenginleşmeye devam etmiştir ve edecektir. "Papağan Marksizmi": Marx, Engels ve Lenin'in yazdıklarını tekrarlamakla yetinen, gelişmeleri analiz edip yeni soyutlamalar yapmaktan aciz bir konumlanıştır. "Bulaşık Marksizm": Sağlam teorik zemini terk ederek, çoğunlukla sağlıksız kavram ve soyutlamalarla derinlik yakaladığını sanan yaklaşımdır (örn. post-Marksist veya post-yapısalcı düşünürlerden yararlanan "sol liberalizm"). Bu iki uç konumdan uzak durulması ve sadece Marksist olunması gerekir; Ne "papağan" ne de "bulaşık'" olunmadan da Marksist olunabilir. Marksizm dinamik, sürekli gelişen ve eleştirel/devrimci bir "teorik sistem"dir. Makaleyi okumak için bağlantı adresi: https://marksistarastirmalar.blogspot...