У нас вы можете посмотреть бесплатно Maddenin 99.9 u Senin Doldurman İçin Boş Bırakıldı! Yargıyla mı Doldurmak İstersin, Hayallerinle mi? или скачать в максимальном доступном качестве, видео которое было загружено на ютуб. Для загрузки выберите вариант из формы ниже:
Если кнопки скачивания не
загрузились
НАЖМИТЕ ЗДЕСЬ или обновите страницу
Если возникают проблемы со скачиванием видео, пожалуйста напишите в поддержку по адресу внизу
страницы.
Спасибо за использование сервиса ClipSaver.ru
#emelozugur #nurhilalözhalıcı #kisiselgelişim 2:00 📌 Var olan her şey sen de başlıyor ve sen de bitiyor! Her şeyi değiştirebilirsin ! 7:00 📌 Dünyada tutunduğumun bütün etiketler seni aşağı çekiyor ! Özgürleş ! 12:40 📌 Allahın şereflendirdiği sen olan gözlemci, olanları kabule geçtiğinde esaretten kurtulur, tam bir hürlük yaşar! 15:10 📌 Biz aklı destek değil köstek olarak kullanıyoruz ! 20:00 📌 “Ben“ dediğin ve egonun kapanına kısıldığın anda, Kendi yüksek enerjini sabote ediyorsun ! 24:00 📌 “Ben yapabilirim “ dediğin yerde direnç yasasını çalıştırıyorsun! Bem deme! 27:20 📌 Ben ilgi isteyene rızkı İstediğime veririm ! Ne anlama gelir ! 32:00 📌 Atomun %99.9’u boş alan ! Gözlemcinin doldurması için boş bırakılmış ! 35:00 📌 Bunları yaparak ışığını kısıyorsun, ve görünmez oluyorsun! 36:00 📌 Ben kolumun zanlı üzereyim ! Ne zannediyorsan onu yaşarsın! 39:00 📌 Maddeyle mana ayrı değildir ! Allah’tan maddi güç istemek aşağı seviyede bir dua değildir ! 53:00 📌 Dilekleriniz gerçekleştiyse kalıcı olamaz! Hayatın en derin gerçeği, her şeyin kişinin kendi içinde başlayıp bittiğidir. İnsan, kendini fark edip değişim arayışına girdiğinde dünyasını da değiştirme gücüne sahip olur. Bizi sınırlandıran, geri çeken ve adeta birer pranga gibi ruhumuzu esir alan düşünce ve inançlarımızdır. Bu etiketlerden kurtulmak, kendimizi özgürleştirmekle başlar. Hayatın sunduğu sınırsız potansiyelin farkına varıp kabule geçtiğimizde, hakiki hürlüğe adım atarız. Fizikçi - Bilinç ve Farkındalık Eğitmeni Nurhilal Özhalıcı; Var olan her şey sen de başlıyor ve sen de bitiyor! Her şeyi değiştirebilirsin ! diyor. Peki içimizdeki bu farkındalığı nasıl ortaya çıkaracağız? Bizi bu esarete hapseden çoğunlukla kendi zihinlerimizdir. Akıl, doğru kullanıldığında büyük bir destek, yanlış yolda kullanıldığında ise en büyük köstek olabilir. Sürekli analiz eden, yargılayan ve eleştiren bir zihin, bizi gerçek özgürlükten alıkoyar. Egonun tuzaklarına düşüp "ben" dediğimiz an, aslında kendi enerjimizi sabote ediyoruz. İçsel enerjimizi olumsuz düşüncelerle bloke ediyor, potansiyelimizi kısıtlıyoruz. "Ben yapabilirim" dediğimizde bile, bir direnç yaratarak doğal akışı engelleyebiliyoruz. Bu yüzden kendimize olan inancımızı sağlıklı bir şekilde yapılandırmak, direnç yasasının üstesinden gelmek için önemli bir adımdır. Fizikçi - Bilinç ve Farkındalık Eğitmeni Nurhilal Özhalıcı'ya göre, “Ben“ dediğin ve egonun kapanına kısıldığın anda, kendi yüksek enerjini sabote ediyorsun ! Peki yüksek enerjimizi sabote etmek istemiyorsak ne yapacağız? Ben demeyecek miyiz? Hayatta hiçbir şey tamamen tesadüfi değildir. İsteklerimiz, arzularımız ve dualarımız, bilinçaltımızın bir yansımasıdır. Ne düşündüğümüz, nasıl hissettiğimiz ve nelere odaklandığımız, yaşamımızda karşılaştıklarımızı doğrudan etkiler. Bir anlamda, Allah’ın sunduğu sınırsız nimetlerden faydalanabilmek için gözlemci pozisyonunda olmamız ve olanları kabulle karşılamamız gerekir. Kendi içsel huzurumuzu ve manevi gücümüzü bulduğumuzda, maddi dünyanın bize sunduklarını daha net görürüz. Madde ile mana ayrı şeyler gibi görünse de aslında birbirleriyle iç içedir. Maddi güç istemek, düşük bir dua değil, aksine varoluşun doğal bir parçasıdır. Her an, atomun o muazzam boşluğunu dolduran bir gözlemciyiz. Kendi düşünce ve inançlarımızla bu boşluğu doldurur, hayatımızın şeklini belirleriz. Ancak, olumsuz düşünceler, korkular ve kaygılar, bu ışığın önüne perde çekebilir. Kendimizi sınırladığımız, inançlarımızla daralttığımız her an, potansiyelimizi gölgede bırakırız. Bu yüzden, kendi içsel ışığımızı yeniden parlatmak, özgürlüğümüze ve hakikatimize sahip çıkmak için gerekli adımları atmalıyız. Zihnimizin bizi engellemesine izin vermeden, olumsuz düşünceleri fark edip dönüştürdüğümüzde, hakiki bir özgürlük hissine ulaşabiliriz. Bir başka deyişle, Allah’ın lütfettiği gözlemci rolü, bize yaratılışın muhteşem bir parçası olduğumuzu hatırlatır. Ne düşündüğümüz, ne hissettiğimiz, aslında yaşamımızda neyi deneyimleyeceğimizin de habercisidir. Kendi içsel manamızı keşfettiğimizde, maddi dünya da bu keşfin bir yansıması olur. Allah’tan maddi bir güç istemek, aslında ruhun içsel zenginliğinin bir dışavurumudur. Madde ve mana arasındaki bu bağlantıyı fark ettiğimizde, dualarımızın gerçek anlamını da daha iyi kavrayabiliriz. Hayatımızı değiştirmek ve kendi hakikatimize ulaşmak, düşünce kalıplarımızı, inançlarımızı ve tutumlarımızı yeniden şekillendirmekle başlar. Kendi ışığımızı kıstığımızda görünmez oluruz; içsel enerjimizi özgür bırakıp hayatın akışına teslim olduğumuzda ise gerçek hürlüğe kavuşuruz. Tüm bu süreçte en önemli adım, gözlemci olduğumuzu hatırlamak ve kabule geçmektir. Çünkü özgürlük, dış dünyadan değil, iç dünyadan başlar ve orada biter. Bugünkü konuğumuz Fizikçi - Bilinç ve Farkındalık Eğitmeni Nurhilal Özhalıcı ile benlik ve kişisel gelişim üzerine konuştuk. Kendimi nasıl tanırım? Kişisel gelişimimi nasıl sağlarım? Zincirlerimi nasıl kırarım ? gibi sorularınız varsa, bu röportaj tam size göre. İyi seyirler.