У нас вы можете посмотреть бесплатно dostoyevski ve anna или скачать в максимальном доступном качестве, видео которое было загружено на ютуб. Для загрузки выберите вариант из формы ниже:
Если кнопки скачивания не
загрузились
НАЖМИТЕ ЗДЕСЬ или обновите страницу
Если возникают проблемы со скачиванием видео, пожалуйста напишите в поддержку по адресу внизу
страницы.
Спасибо за использование сервиса ClipSaver.ru
şimdi Dostoyevski hakkında anlatacağım bu hikayeyi daha önce duymadıysan lütfen yorumlarda belirtir misin? Dostoyevski kumar alışkanlığından ötürü aşırı derecede borçlanmıştır. O sırada ortaya Stellovski adında bir yayıncı çıkar. Dostoyevski’ye şunları söyler: “Bak senin bütün borçlarını kapatacağım. Sana iki yıl yetecek kadar da para vereceğim. Fakat bir sözleşme imzalaman gerek. Senden bir kısa roman istiyorum. Bu kısa romanı bana bu sözleşmeyi imzaladıktan tam 24 ay sonra vermeyi kabul edeceksin. İstediğim sürede bitirip bana teslim edersen sorun çıkmayacak. Fakat eseri bir gün bile geç verecek olursan bundan önce yayımladığın ve bundan sonra yayımlayacağın bütün eserlerin hakları benim olacak.” Çok fazla borcu olan Dostoyevski sözleşmeyi mecburen imzalar. Aradan 23 ay geçer fakat tek bir cümle bile karalamamıştır. Durumdan haberdar olan Fransız yazar Stendhal, Dostoyevski’ye “Ben ‘Parma Manastırı’ romanımı dikte ettirerek (söyleyerek yazdırmak) yazdırdım, sen neden denemiyorsun?” der. Başka çaresi olmayan Dostoyevski kabul eder. O zamanlar Rusya’da bir dikte etme okulu vardır. Okulun en yetenekli öğrencisi Grigoryevna Snitkin adında İsveç asıllı genç bir kızdır. Kız bu görevi yapmaktan gurur duyacağını söyler ve Dostoyevski ile eseri yazmaya başlarlar. Eseri son gün bitiren Dostoyevski hemen Stellovski’nin yanına gider. Dostoyevski’nin yazma sürecini baştan sona takip eden uyanık yayıncı Stellovski Dostoyevski eseri teslim edemesin diye ofisini kapatıp gitmiştir. O zamanlar Rusya’da noter yoktur. Noter görevini polis karakolundaki memurlar yapıyordur. Dostoyevski eserini polis karakolundaki memurlara onaylatır. Daha sonra bu olaydan dolayı yayıncı ile davalık olsalar da davayı Dostoyevski kazanır. Her Rus gibi Dostoyevski de zaferi kutlamak için bol votkalı bir davet verir. Davete bütün dostları ile birlikte romanı dikte ettirdiği genç kız Grigoryevna Snitkin’i de çağırır. Gecenin ilerleyen saatlerinde Dostoyevski genç kıza “senden bir konuda fikir almak istiyorum “der. Bu durum genç kızın gururunu okşamıştır. “Memnuniyetle, ben size nasıl bir fikir verebilirim merak ettim” diye karşılık verir. Dostoyevski şöyle der: “Ben bir roman yazmaya çalışıyorum. Romanın başkarakteri korkunç biri… Sara nöbetleri geçiren, kumar bağımlısı, düşman kazanmaktan çekinmeyen bir adam. Bu adam kendinden genç bir kıza aşık oluyor. Sence bir evlenme teklifi kaleme alacak olsam bu gerçekçi olur mu?” Kız ise şöyle der: “Evlenme teklifinizi kabul ediyorum Bay Mihayloviç… O kız Dostoyevski’nin ikinci eşi Anna Grigoryevna Snitkin’dir. Yazdıkları eser ise ünlü roman “Kumarbaz”dır. Anna, Dostoyevski'yi ve hayatını anlattığı bir kitapta şöyle söyler: "Öyle göz alıcı bir güzelliğim de yoktu, ne özel bir yeteneğim ne de sıradışı bir zekâm vardı, düz bir eğitim almıştım. Buna karşın, zeki, üstün yeteneklere sahip bir erkekten büyük saygı görüyor, neredeyse tapılıyordum." Dostoyevski'nin ölüm döşeğindeyken ona şöyle demiştir: "Anna, en üzüntülü ve sevinçli anılarımı seninle bölüştüm. Tek başıma aşamayacağım zorlukları seninle aştım. Ve şunu unutma ki seni büyük bir tutkuyla sevdim. Bir kere bile aldatmadım. Düşüncede bile." : izlediğin için teşekkürler. daha önce duyma ihtimalinin az olduğu hikayeleri kanalımda paylaşıyorum. bir göz atıp kanalı takibe alırsanız bize de bir katkınız olmuş olur. iyi günler... --- 🎥 --- If you haven’t heard this story about Dostoyevsky befor Dostoyevsky was deeply in debt due to his gambling addiction. At that time, a publisher named Stellovski appeared and said: “Look, I’ll pay off all your debts. I’ll also give you enough money to live for two years. But you must sign a contract. I want a short novel from you. You must deliver it exactly 24 months after signing this contract. If you deliver it on time, there will be no problem. But if you’re even one day late, all the rights to your past and future works will belong to me.” Dostoyevsky, overwhelmed by debt, had no choice but to sign. 23 months passed, and he hadn’t written a single sentence. French writer Stendhal, aware of the situation, told him: “I dictated my novel ‘The Charterhouse of Parma’. Why don’t you try that?” With no other option, Dostoyevsky agreed. At the time, Russia had a dictation school. The most talented student was a young Swedish girl named Grigoryevna Snitkin. She proudly accepted the task and began working with Dostoyevsky. They finished the novel on the final day. Dostoyevsky rushed to Stellovski’s office, but the cunning publisher had closed it to prevent the delivery. Since Russia had no notaries then, police officers served that role. Dostoyevsky had the manuscript certified at the police station. Though Stellovski sued him, Dostoyevsky won the case. Like every Russian, Dostoyevsky celebrated his victory with a vodka-filled party. He invited all his friends, including the young girl who helped him write the novel. Late in the evening, Dostoyevsky said to her: “I want your opinion on som