У нас вы можете посмотреть бесплатно Jean Baudrillard’ın Simülasyon Kavramı или скачать в максимальном доступном качестве, видео которое было загружено на ютуб. Для загрузки выберите вариант из формы ниже:
Если кнопки скачивания не
загрузились
НАЖМИТЕ ЗДЕСЬ или обновите страницу
Если возникают проблемы со скачиванием видео, пожалуйста напишите в поддержку по адресу внизу
страницы.
Спасибо за использование сервиса ClipSaver.ru
Fransız düşünür Jean Baudrillard’ın simülasyon kavramı günümüz dünyasında söz konusu gerçekliğin bizatihi kendisinin değil onun kopyalarıyla yer değiştirdiğine ve böylece yaşadığımız evrenin bir Disneyland’a dönüştüğüne dikkat çekmektedir. Günümüz dünyası yeniden üretim ve tüketimin dünyasıdır ve bu dünyayı simülasyonlar ve simülakrlar kuşatmaktadır; gerçekliğin yerine simülasyonlar geçmiştir ve ilişkide olduğumuz nesneler ise birer simülakrdır. Jean Baudrillard’ın simülasyon tezi ile böylece özellikle günümüz dünyasının kitle iletişim ve endüstriyel tüketim sisteminin dayandığı doğruluk anlayışlarına ilişkin radikal şüpheci bir perspektif çizdiğini söyleyebiliriz. Jean Baudrillard temelde hakikatin yitimi üzerine tezler ileri sürmüştür. Ona göre günümüzde gerçeklik bundan böyle minyatürleşmiş hücreler, matrisler, hafızalar ve komut modelleri yoluyla üretilmektedir. Böylece sonsuz sayıda bir yeniden üretim mümkün hale gelebilmektedir. Artık rasyonel bağlamda bir gerçekliğe ihtiyacımız yoktur; zira gerçek, ideal olanla veya negatif süreçlerle başa çıkabilecek bir konum arz etmemektedir. Çünkü gerçeğin kendisi artık işlemsel bir prosedür halini almıştır. Bu bakımdan gerçek, bir daha asla geri dönmeyecektir (Baudrillard, 2003, s. 16-17). Günümüz dünyası artık bildiğimiz gerçekliğin değil onun yerine geçen simülasyonların dünyasıdır. Bundan böyle “Bir köken ya da bir gerçeklikten yoksun gerçeğin modeller aracılığıyla türetilmesine hipergerçek yani simülasyon denilmektedir… yani gerçeğin yerini alan simülakrlardan söz etmek gerekecektir” (Baudrillard, 2003, s. 15-16). Baudrillard’ın simülasyon tezi ile gündeme getirdiği gerçeklik yitimi temelde Batı’nın akılcı düşüncesinin iyimserliği altında şekillenen “doğru”dan söz etmemizin artık mümkün olmadığı savı üzerine oturmaktadır. Baudrillard’ın simülasyon teorisi bu anlamda bir anti-epistemoloji olarak söz konusu Batı rasyonalizmine ve onun doğruluk bilgisi ile batıl inanç arasında yaptığı ayrımın köklerine ilişkin bir karşı çıkışı, bir eleştiriyi ifade etmektedir (Güzel, 2015, s. 66). Baudrillard, düşüncelerini ortaya koyarken temele aldığı parametreleri modernlikten postmodernliğe geçiş üzerinde şekillendirir. Bu bağlamda kendileri dışında hiçbir gerçekliği olmayan taklitçelerden (simulacra) kurulu bir dünyayı betimler. Simulakrların birincisi erken modern dönem, ikincisi modern dönem, üçüncüsü ise postmodern dönemdir (Sarup, 2017, s. 230). Gerçekliğin yerini tümüyle simülakrlara bıraktığı postmodern dönem, anlam ve doğruluk arama çabalarının sona erişini ifade etmektedir.