Bir Sanatçı Sahnede Öldü "Tekin Siper’in Dramatik Vedası" скачать в хорошем качестве

Bir Sanatçı Sahnede Öldü "Tekin Siper’in Dramatik Vedası"

Tekin Siper… Adını “Olacak O Kadar” ile hafızalarımıza kazıdık ama hikâyesini kimse tam olarak bilmedi. O, hayatı boyunca sahnede yaşamış, tiyatroya nefesini vermiş bir adamdı. 1941 yılında Kocaeli’nin Darıca ilçesinde dünyaya geldi. Babasını küçük yaşta kaybetti, annesi radyo sanatçısıydı. Çocukluğu sessiz, yalnız ama sanatla yoğrulmuştu. Tiyatroya olan tutkusu, onu Yeşilçam setlerine sürükledi. Yıllarca kamera arkasında, sahne arkasında, kimse fark etmeden emek verdi. Zeki Alpan’ın asistanı olarak çalıştı, tiyatro tozunu iliklerine kadar hissetti. Daha sonra Ali Poyrazoğlu, Tevfik Gelenbe ve Levent Kırca tiyatrolarında yüzlerce oyunda yer aldı. “Nafile Dünya”, “Deliler Boşandı”, “Kadıncıklar”, “Toros Canavarı” gibi oyunlarla yıllarca tiyatro sahnelerini doldurdu. Ancak onu Türkiye’ye tanıtan, “Olacak O Kadar” programındaki unutulmaz rolleri oldu. Kimi zaman polis, kimi zaman bakan, kimi zaman sıradan bir vatandaş… Teki Siper’in canlandırdığı her karakter, halktan bir parça gibiydi. Sahne onun evi, alkış onun nefesiydi. Disiplini, tutkusuyla tanınırdı. Çekimlerden saatler önce gelir, repliklerini defalarca tekrar ederdi. Her fırsatta aynı sözü söylerdi: “Ben sahnede ölmek istiyorum.” Bu söz, yıllar sonra acı bir kehanete dönüşecekti. 2000 kişinin önünde, “Sefiller” oyununda Müfettiş Javert rolündeydi. Annemin ölümünün üzerinden sadece altı ay geçmişti. Daha önce iki kez kalp krizi geçirmişti ama yine de sahneye çıktı. İlk repliğini verdi, birkaç saniye sonra kalbi sıkıştı ve sahneye yığıldı. Seyirciler bunun bir oyun sahnesi olduğunu sandı, ama gerçekti: Teki Siper kalp krizi geçiriyordu. O an, tiyatro bir kahramanını kaybetti. Levent Kırca, sahnede gözyaşlarıyla “Bir sanatçının sonu böyle olur” dediğinde, tüm salon ağlıyordu. Neco, o akşam onunla yaptığı son konuşmayı asla unutamadı: “Bu seyirci muhteşem, bu oyunu uzun yıllar oynarız” demişti, sadece dakikalar önce. Teki Siper, sahnede öldü. Tıpkı dilediği gibi. Cenazesi Teşvikiye Camii’nde kılındı, Hasdal Mezarlığı’na defnedildi. Arkasında milyonluk miras değil, kalplerde derin bir iz bıraktı. Törende Levent Kırca şöyle demişti: “Şimdi yine aynı sahnedeyiz ama bu kez oyunun adı ‘Son Yolculuk’. Tiyatro bir ustasını kaybetti. Onun dileği gerçekleşti; sahnede öldü.” Tekin Siper hiç evlenmedi, çocuğu olmadı ama milyonların kalbine dokundu. Bir sanatçı olarak geldi, bir efsane olarak gitti. O, sahnenin ortasında hayata veda eden ama tiyatronun kalbinde ebediyen yaşayan bir isimdi. Bu video, o büyük ustanın hikayesini, gözyaşları ve alkışlar eşliğinde anlatıyor. İzlerken unutmayın: Bazen en büyük sessizlik, sahnede söylenen son replikten sonra başlar. Teki Siper’in hikayesini dinlerken, onu alkışlarla uğurlayın… #TekiSiper #OlacakOKadar #LeventKırca #TürkTiyatrosu #Yeşilçam #OyaBaşar #Sefiller #Sanatçılar #TiyatroAşkı #Biyografi #Belgesel #Unutulmazlar #TiyatronunUstaları #SahnedeÖlenSanatçı #EskiTürkiye #DuygusalHikayeler #SanatınRuhu #BirUstaGitti #TekiSiperBelgeseli #TekiSiperKimdir #OlacakOKadarEfsanesi #SahneIşıkları #HayatVeSanat #TiyatroTarihi