У нас вы можете посмотреть бесплатно 4. Sınıf Türkçe Dersi 1. Tema Çocukluğum Bitti mi? dinleme metni или скачать в максимальном доступном качестве, видео которое было загружено на ютуб. Для загрузки выберите вариант из формы ниже:
                        Если кнопки скачивания не
                            загрузились
                            НАЖМИТЕ ЗДЕСЬ или обновите страницу
                        
                        Если возникают проблемы со скачиванием видео, пожалуйста напишите в поддержку по адресу внизу
                        страницы. 
                        Спасибо за использование сервиса ClipSaver.ru
                    
Çocukluğum bitti mi? Hep sormuşumdur kendime. Çocukluğum ne zaman bitti diye. Bir türlü yanıtını verememişimdir nedense. Belki de hala bir yanım çocuk olduğundandır. 1960'ın 2 Şubat'ında almışım ilk soluğumu yaşamdan. Bebekliğimi bilemem ama sonrasında hep sessiz içine kapanık bir çocuk olmuşum. Bir de 5 yaşında kayıtsız gittiğim okulda okumayı öğrenir öğrenmez kitaplarla dost. Unutmadan tost olduğumu da eklemeliyim. Altı kardeşin baştan üçüncüsü olmam nedeniyle hem aşağıdan hem yukarıdan sıkıştırılmış, bastırılmışım. Yani aklımda kalan en önemli görüntü şehir kütüphanesinde çalışan yaşlı görevlin kucağında üst raflardaki kitaplara ulaşmaya çalıştığıma özgüdür. Sanırım o yıllarda bile kütüphanenin en sadık okuyucusuydum. Çoğu zaman masada uyur kalırdım da o amca uyandırır, elimdeki kitabı defterine kaydeder. Ertesi gün geleceğimden emin olarak gülümseyerek uğurlardı beni kapıdan. O yıllarda Andersen, Bin Gece Masalları, Lafonte'nin Fabl, Jülvern ve Kemalettin Tuğcu'nun kitapları dışında pek kitap yoktu kuyabileceğimiz. Televizyon, bilgisayar da yoktu. Bu yüzdendi belki de aynı kitapları dönüp dönüp yeniden okurduk. Kemalettin Tuğcu'nun kitaplarını okurken ne çok ağlardım. Yine de haftalık harçlıklarımı biriktirir. Her hafta bir kitabını almadan duramazdım. Onun kitapların sonunu kendime göre değiştirdiğimi bugün bile anımsıyorum. Bir de masal analarımız vardı. Sürekli bize masal anlatan. Anam da onlardan biriydi. İlkokul ikinci sınıftan başlayarak onunla kilim dokudum. Onun masallarını pek çok kez dinledim. Onun türkü ve ağıtlarıyla büyüdüm. Kim derdi ki bir gün onun anlattığı masal ve öyküler benim yazınıma temel olacak. Ortaokulu bitirip de yatılı öğretmen lisesi kazanıncaya dek tüm dünya klasiklerini okuyup bitirmiştim. Bir yandan da durmadan yazıyordum. İlk ödülümü de kendi yazdığım bir şiirle ilkokul 4. sınıfta almıştım. Denizle gökyüzünün bakışmalarını ve renk benzerliklerini işlediğim bir şiirdi. Oysa Afyon'un Emirdağ ilçesinde yaşıyordum. Denizi yalnızca okuduğum kitaplardan tanıyordum. Öyle sokakta oyun oynayan bir çocuk olmadım. Okulda ders aralarında ip atladığımızı, küçük lastik toplarla yakan top oynadığımızı anımsıyorum. Bir de köşe kapmaca, saklambaç ve bezirgan oyunlarını. O yıllarda erken büyüdüm. Büyümek zorunda kaldım belki de. İçimdeki çocuğu sonradan uyandırdım 30'lu yaşlarımda. Şimdi yazdığım her masal, her öyküyle, okuduğum her çocuk kitabıyla yeniden canlanıyor o çocuk. Dünyaya sevgiyle, umutla bakıyor. Bakmayı da sürdürecek. Metinden hareketle aşağıdaki soruları sözlü olarak cevaplayınız. 1. Yazar çocukluğunda nasıl biridir? 2. Yazar okula kaç yaşında gidiyor? 3. Yazar kütüphanede neler yapıyor? 4. Yazar hangi kitapları okuyor? 5. Yazar ilk ödülünü kaçıncı sınıfta alıyor? 6. Yazar okulda hangi oyunları oynuyor? 7. Metni beğendiniz mi? Neden?