У нас вы можете посмотреть бесплатно VAKKO: Fakir Bir Çocuk Vakko' yu Nasıl Kurdu? или скачать в максимальном доступном качестве, видео которое было загружено на ютуб. Для загрузки выберите вариант из формы ниже:
Если кнопки скачивания не
загрузились
НАЖМИТЕ ЗДЕСЬ или обновите страницу
Если возникают проблемы со скачиванием видео, пожалуйста напишите в поддержку по адресу внизу
страницы.
Спасибо за использование сервиса ClipSaver.ru
Cumhuriyet’in ilk yıllarında genç bir Yahudi girişimci olan Vitali Hakko, 1934’te Sultanhamam’da açtığı “Şen Şapka” dükkânıyla modaya adım attı. Şapka Devrimi’nin rüzgârıyla iş büyüdü, ancak Vitali bu işin modasının geçeceğini erkenden fark etti. İtalya’dan ikinci el şapkalar getirip satarak servetini büyüttü; bu dönemde İstanbul sokaklarında erkeklerin kadın şapkalarıyla dolaşması trajikomik bir görüntü oluşturdu. 1938’de markanın adını Vakko yaptı. II. Dünya Savaşı yıllarında ithalat sıkıntıları, ardından 1942’de Varlık Vergisi nedeniyle iflasın eşiğine geldi. Vergiyi ödeyebilmek için borç almak zorunda kaldı; birçok dostu ülkeyi terk ederken o kalmayı seçti. Bu süreç, Vitali için en ağır travmalardan biri oldu. Savaştan sonra Vakko, ipek eşarplarla yeniden doğdu. Bursa ipeğini modern desenlerle buluşturarak, Türk kadınlarının siyah tülbent yerine rengârenk eşarplar takmasını sağladı. Bu adım bir “eşarp devrimi” yarattı. 1962’de Beyoğlu’nda açılan dev mağaza, Türkiye’de modern mağazacılığın ve ilk profesyonel defilenin sembolü oldu. 1969’da kurulan Merter fabrikası, sanat eserleriyle süslü duvarlarıyla, iş ve sanatı birleştiren farklı bir anlayışı temsil etti. 1970’lerde Vitali, mevsim sonu indirimi kavramını Türkiye’ye getirdi. Batılı modacılarla iş birliği yaptı, 1981’de Atatürk’ün 100. doğum yılı için “Anadolu Güneşi” defilesini yurtdışında sahneledi. 1982’de gençlere hitap eden Vakkorama doğdu. 1989’da çikolata üretimine bile girdi. 1990’larda parfümler, radyolar, düğün mağazalarıyla marka bir yaşam tarzına dönüştü. Vitali Hakko işçi ilişkilerinde de farklı bir patron olarak anıldı. Çalışanları ona “baba” diyordu; grevlerde bile sorunları diyalogla çözmeye çalıştı. Ancak 2000’li yıllarda, yönetimi devralan oğlu Cem Hakko döneminde skandallar patladı. Cem’in bir davette söylediği iddia edilen sözler kamuoyunda büyük tepki topladı. 2013’te Yahudi cemaatinden gelen “haram ceket” krizi de markayı tartışmalı hale getirdi. Vitali Hakko 2007’de 94 yaşında öldüğünde Türkiye bir moda öncüsünü uğurladı. Cenazesinde işçilerden sanatçılara kadar geniş bir kitle onu andı. Ölümünden sonra ailesi, adını yaşatmak için Nakkaştepe’de Vakko Moda Merkezi’ni ve Vitali Hakko Kreatif Endüstriler Kütüphanesini kurdu. Bugün Vakko, hâlâ lüksün ve zarafetin simgesi. Vitali’nin “yenilik yapmazsak moda ölür” sözü markanın felsefesi olarak yaşamaya devam ediyor. Onun hikâyesi, şapkayla başlayan, eşarpla büyüyen, krizlerle sarsılsa da her defasında küllerinden doğmayı başaran bir Türk moda imparatorluğunun hikâyesi oldu. Kanalımıza Destek Olmak İçin: / @laststorybender #vakko #belgesel #başarıhikayeleri