Karaman Bozkandak Köyü скачать в хорошем качестве

Karaman Bozkandak Köyü

Karaman Bozkandak Köyü BOZKANDAK KÖYÜ Bozkandak Köyü Karaman Merkez'in güney batısında ve Merkeze 35 km uzaklıkta olup 1270 metre rakımdadır. Hacıbaba Dağın’ın güneyindeki küçük bir tepenin güneyinde yer almaktadır. Doğusunda Kızılyaka Köyü ve güney doğusunda Damlapınar köyü bulunur. Kuzey batısında ise Muratdede, güney-batısında Şıhlar ve batısında ise Alanözü köyleri bulunmaktadır. Doğusunda meşe ve ardıçlarla kaplı bir tepe, kuzeyinde tarım arazileri, güneyinde bağlar, doğusunda bağlar ve tarım arazileri, kuzey batısı küçük orman ve bahçelerle dolu hem dağ hem de ova görünümündedir. Köyün nüfusu1894 yılında 258, 1904 yılında 320, 1922 yılında 52 hane ve 288 nüfus, 1925 yılında 322, 1950’de 464, 1960’ta 552, 1970’te 648, 1980’de 683, 2002‘ 680, 2014 yılında ise 188 kadın ve 193 erkek olmak üzere toplam 381’e gerilemiştir. 1880 yılında Bozkır’ın Belviran Kasabasına bağlı iken 1894 tarihinde Karaman’a bağlı Gaferyad (Kâzımkarabekir) bucağına bağlanmıştır. Daha sonra Başkışla’da bucak kurulunca buraya bağlanmıştır. 900 metreden az rakıma sahip Göksu nehrine yakındır. Bu nehir çevresinde köy halkının üzüm bağlarının bulunması aynı günde iki iklimi yaşatmaktadır. Köy, bulunduğu bölgede en fazla akarsu kaynağına sahiptir. Köy; doğusundaki Kızılyaka köyüne 5 km, güneyindeki damlapınar(Manyan) köyüne 4 km, güneybatısındaki Şeyhler köyüne 3 km, batısındaki Güneysınır ilçesine bağlı Alan özü beldesine 8 km, kuzeyindeki Muratdede(Mastad) köyüne 3,5 km uzaklıktadır. Gülcan, köy halkının Muratdede ile aynı aşirete bağlı olduğunu sanmaktadır. Köyün adı coğrafi yapısıyla ilgilidir. Kandak deyimi eski Türkçede, engebeli, dilim dilim dereciklerle kaplı, çukurluklu araziler anlamına gelir. Köyün bağ ve bahçelerinin yer aldığı alanlar, engebeli ve dilim, dilimdir. Toprağının rengi de bozdur. Bu nedenle köye “Bozkandak” ismi verilmiştir. Bozkandakta bulunan sülaleler şunlardır: Efehilimler, Hamzaevi, İmamevi, Kecimenler, Sofular, Şapçılar, Memişkiyalar, Bambiller, Gıraliler, Şıhlar, Çetmililer, Havvagiller, Şeytancılar. Aslen Başkışlalı Âşık Gufrani bir şiirinde “Bozkandak gibi köy gelmez cihana” diyerek köy hakkındaki düşüncelerini dile getirmiştir. Köyün önündeki arazilerin bir kısmının Şeyhler köyündeki Yalıncak Dede Zaviyesine ait olduğu vakıflar defterlerinde geçmektedir. Köyümüzde okuma/yazma oranı % 99 olup önemli mevkilere gelmiş vatandaşlarımız vardır. Karamanoğlu Mehmet Bey Üniversitesi Rektörü Sayın Sabri Gökmen de Bozkandaklıdır. Köyümüzde iskân olarak yapılan evlerin iki katlı olduğu görülür. Alt katları ahır ve ambar üst katları ise mesken olarak kullanılmaktadır. Köyün belli başlı gelir kaynağı bağcılık olup tarım ve hayvancılıkta yapılmaktadır. Köyümüzde, köyümüz ve şeyhler köyü arasında Samrak adı verilen bir mevkideki medresede eğitim vermekte olan ve Yalıncak Sultan adıyla bilinen bir zatın mezarı bulunmaktadır. Bu mezarlık köylünün Dede dediği bir mevkidedir. Komşumuz şeyhler köyünde de bu zatın oğlu olan Taç Ahmet’in mezarları bulunmaktadır. Buraları insanlar tarafından ziyaret edilmektedir. Halk arasında da bu iki insanla ilgili olarak bazı rivayetler dolaşmaktadır. Yalıncak Sultan, Sarmakta ki medresede eğitim verirken bunun kötü amaçlı bir eğitim olduğunu düşünen devrin bazı ileri gelenleri tarafından cezalandırılması düşünülmüş. Ve bu cezanın caydırıcı nitelikte olabilmesi için fırında yakılarak gerçekleştirilmesi gerektiğini ileri sürmüşler. Yetkili kişiler tarafından yakalanıp fırına yakılmak için getirilmiş ve fırına atılmış ancak fırındaki alevler Yalıncak Sultanı yakmamış. Fırının kapağı ateş tamamen söndükten sonra açılınca millet ne yapacağını bilmez bir halde şaşırmış, ne bir yanık izi, ne bir çizik bile almadan fırından çıkan Yalıncak Sultan’ı görürler. Bu mübarek zatın da kabri köyümüzün Dede denilen mevkiinde bulunmaktadır. Yalıncık Sultan’ın mezarının yanında birde Çullu Hoca denilen Ermiş’in mezarı bulunmaktadır. Bu Hocayla ilgili de çeşitli rivayetler vardır. Özellikle yağmur duasında yağmur yağdırması ile ilgili.